İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, gün boyu süren ve sektörün tüm paydaşlarını bir araya getiren “Turizm Çalıştayı”nın kapanış konuşmasını yaptı. İstanbul'un sorunlarını demokratik katılım ve ortak akıl yoluyla çözmek için söz verdiklerini belirten İmamoğlu, “Bu amaçla tüm konuları ele almaya bir yandan çalıştaylar yaparak başlarken, bir yandan da kalıcı ve sürekli yapılar olan çözüm platformlarımızı kurmaya başladık. Amacımız; ‘Vizyon İstanbul Projesi’yle kentin tüm sorunlarını kapsamlı bir şekilde ele alarak, her bir sorunu çözerken ve her bir potansiyeli geliştirirken, kentimizdeki bütün insanların fikrini söyleyebileceği şekilde ilerlemektir. 18 Kasım'da kurduğumuz ‘İstanbul Turi̇zm Platformu’, Vizyon İstanbul Projesi'nin ilk adımıdır. Devamında "İstanbul Deprem Platformu" ve "İstanbul Kültür ve Sanat Platformu'nu da hayata geçiriyoruz” dedi.
“LAFTA KALIRSA, HİÇ KİMSEYİ İKNA EDEMEZSİNİZ”
İmamoğlu, çalıştaya katkı sunan sektör bileşenlerini şöyle sıraladı:
“(TÜRSAB) Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği, (TUROB) Türkiye Otelciler Birliği, (TTYD) Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği, (İRO) İstanbul Rehberler Odası, (TURYİD) Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmecileri Derneği gibi birçok önemli turi̇zm sektör örgütünü de işin içine katarak devam ettik. Üniversitelerin, meslek odalarının, sektör duayenlerini de sürece katarak, çözüm yolunu bulmaya çalışıyoruz.” Çalıştaya katılan bileşenlerden sürekli olarak faydalanacaklarını vurgulayan İmamoğlu, “Bu çalışmaların, düzenli ve sürekli olmasını sağlayacak, bir yandan da fikrini sunmak isteyen herkesin katılabileceği bir ortam yaratıyor olacağız. Burada sürdürülebilirliğin, sürekliliğin en önemli anahtarı, tılsımı, burada konuşulan işlerin harekete geçiyor olması. Sadece lafta ve kağıtta kaldığı taktirde, hiç kimseyi, reel dünyanın temsilcileri olan girişimcileri, iş insanlarını, sektör temsilcilerini ikna etmek mümkün değil” diye konuştu.
“BUNLAR HAYALCİ TAVIRLAR OLUR”
TÜİK verilerine göre ülkemizdeki işsizlik oranı yüzde 15’e yaklaştığı bilgisini paylaşan İmamoğlu, “Gerçek oran daha yüksek olsa bile, bu veri bize, İstanbul’da işsiz insan sayısının en az 2,5 milyon kişi olduğunu söylüyor. Şimdi size sormak isterim. İstanbul kısa sürede nasıl 2,5 milyon kişinin önemli bölümüne istihdam yaratabilir? Cevabını da kendim vereyim. Daha fazla İstihdam sorununu, turizm sektörü çözebilir. Palyatif (geçici), otellere, ‘Hadi bakayım 50’şer kişi alın’ diyerek istihdam sorununu çözemezsiniz. Talimatla iş sorununu çözemezsiniz. Bunlar hep hayalci tavırlar olur” dedi. Dünya Turizm Örgütü’nün verilerine göre uluslararası turizmin dünyanın en önemli sektörü olduğunu belirten İmamoğlu, “Sektöre yatırım yapmak ve desteklemek zorundayız. İstanbul gibi fırsatlarla dolu bir şehri, bu anlamda öncü hamlelerle donatmak mecburiyetindeyiz, ki dünyanın bu büyüyen sektöründe hak ettiğimiz yeri hızlıca alabilelim” şeklinde konuştu.
“İSTANBUL, İNŞALLAH BÜTÜN KALACAK”
İstanbul gibi bir şehrin dünyada olmadığını kaydeden İmamoğlu, “Kuzeyden güneye, doğudan batıya baktığımızda dünyanın merkezine oturan bu şehrin, 2 kıtayı birleştiren bu şehrin konumu -birileri bölmeye çalışsa da inşallah bütün kalacak- bizler için bir avantaj. Düşünsenize İstanbul’dan 360 derecelik 3-4 saatlik uçuşla, dünya nüfusunun neredeyse yarısına erişebilecek muazzam bir yerde bulunuyoruz. Asya, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika'yı birbirine bağlayan stratejik bir coğrafi konuma sahip. İstanbul’daki 3 havaalanından, 3 saat içinde 120'den fazla ülkeye 146 varış noktasına uçuş yapabilirsiniz. Dünyanın en değerli arazisi üzerinde olmamızın yanı sıra, dünyanın en eski tarihi miraslarını, kültürünü ve çeşitliliğini sunuyoruz” dedi.
“İSTANBUL İÇİN 3 ÖNEMLİ VİZYON TANIMLADIK”
İstanbul için kalıcı ve manipülasyona uğramayan gerekçeler yaratmak istediklerini ifade eden İmamoğlu, “Biz, İstanbul için üç önemli sıfatı vizyon olarak tanımladık: ‘İstanbul adil bir şehir olacak. İstanbul yeşil bir şehir olacak. İstanbul yaratıcı bir şehir olacak’ dedik. Yaratıcılığın içinde kültür, sanat, inovasyon ve turizm gibi başlıklar var. Şehrimizin daha cazip bir destinasyon olması ve daha yüksek gelirli yabancı ziyaretçi çekebilmesi için, yaratıcı olmak zorundayız. Her şey miras bırakılabilir. Arabanızı miras bırakabilirsiniz. Evinizi barkınızı miras bırakabilirsiniz. Kitaplarınızı miras bırakabilirsiniz. Şirketinizi, menkul kıymetlerinizi miras bırakabilirsiniz. Soyadınızı miras bırakabilirsiniz. Genlerinizi dahi miras bırakabilirsiniz. Ama yaratıcılığınızı miras bırakamazsınız. Yaratıcılık devredilemez. Bir başkasından parayla satın alınamaz. Yaratıcılık, mükemmel bir eşitleyicidir. Fakir bir ailenin çocuğu, nesiller boyu miras yoluyla devredilen zenginliğe sahip yaşıtlarını, ancak yaratıcılıkla geçebilir. Çok zengin kaynaklara sahip olan ülkeler ve şehirler, ancak yaratıcılıkla geçilebilir” şeklinde konuştu.
“EŞİTSİZLİĞİ GİDERMEK, YARATICILIK İLE MÜMKÜN”
“Uluslararası eşitsizliğin giderilmesi de yaratıcılıkla mümkün olabilir” diyen İmamoğlu, “16 milyon İstanbullu için daha adil ve daha refah dolu bir hayat, ancak daha yaratıcı yollarla mümkündür. Bu yüzden sadece kendi yaratıcı beyinlerimizi başka milletlere kaptırmamak değil, başka milletlerden yaratıcı beyinleri çekebilmek te İstanbul için önemli bir hedeftir. Bu nedenle eğitim turizmini, sadece gelir bakımından değil, yaratıcı beyinleri çekebilmek bakımından da çok önemsiyoruz. Yabancı öğrencileri, yabancı akademisyenleri çekebilmek bizim için yeni dönemde çok ama çok önemli bir hedef. İstanbul’un turizmde dünyada ilk 3’e girmesi, hangi açıdan bakarsanız bakın bu şehirde yaşayan istisnasız herkes için önemli. Sadece gelir ve istihdam için değil, aynı zamanda huzur, barış ve inovasyon için de öyle” ifadelerini kullandı.
“TÜM PAZARLAMA STRATEJİSİ YENİLENMELİ”
İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Yapılacak şey basittir ve birkaç stratejik kararın alınmasına bağlıdır: Öncelikle yeni bir konumlamaya ihtiyaç vardır. Yüksek gelir grubundan ziyaretçileri yeniden kazanabilmek için, Avrupa’nın en ucuz destinasyonu pozisyonu öngörülebilir bir zaman dilimi içinde terk edilmelidir. Tüm pazarlama stratejisi buna göre yenilenmelidir. Türkiye’nin ‘ucuz destinasyon’ algısı kısa sürede değiştirilemeyeceği için, İstanbul’un bağımsız olarak markalaşmasına başlanmalıdır. Hepinizle, tüm turizm sektörüyle birlikte bu kararlar alırsak, bu hedefler kolaylıkla gerçekleşir. Çalışmalar başlangıç; sonuç değil. Bu aziz şehrin dünyada ilk üçe girebilmek için her şeyi var. İhtiyacı olan tüm sektörün mutabık olacağı, birlikte çalışacağı bir ortak strateji idi. Bugün, bu yolda çok önemli bir adım atmış olduk. Bu çalıştayın çıktıları ve alınan kararlar bizim için, şehrimiz için ve ülkemiz için çok ama çok değerli. Bu vesileyle bu çalıştaya katılımınız için tekrar teşekkürlerimi sunuyorum.”
YORUMLAR