Başbakan Yıldırım İzmir'de esnafla buluştu
"Bir tecrübesi olmayan, memlekette en ufak bir izi olmayan, emeği olmayan eseri olmayanla bu iş çözülmez. Onun için istikrar lazım, istikrar için ne lazım durmak yok, yola devam lazım. Bu kadar basit. Yeni baştan 'şunu nasıl, bunu nasıl yapacağız' deyip Türkiye'nin zaman kaybetmesine gerek var mı? Konuları bilen bugüne kadar çözüm üreten kadrolar aynı şekilde bu sorunların üstesinden de pekala gelebilirler"
- "İnşallah seçimden sonra herkes gelecek, yatırım planlarını yapacak, hedeflerini ortaya koyacak ve yolumuza devam edeceğiz"
İZMİR (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, esnafın sorunlarının tecrübesi olmayan, memlekette en ufak izi bulunmayanlarla değil, çözüm üreten kadrolarla çözülebileceğini, bunun için de istikrar gerektiğini söyledi.
Yıldırım, Kaya Termal Otel'de düzenlenen Esnaf Buluşması'nda yaptığı konuşmada, esnafın sorunlarıyla yakından ilgilendiklerini, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu'nun toplantıda illettiği konulara ilişkin çalışmaları önceden başlattıklarını bildirdi.
BAĞ-KUR borçlanmasına ilişkin talebi değerlendiren Yıldırım, "Reformu tekrar bozmanın anlamı yok. Onun altından kalkamayız. Türkiye'de, 1992-1993'te rahmetli Demirel döneminde sistem bozuldu, krize sürüklendi. Sistemle oynamak Türkiye'ye kaldıramayacağı yük getirebilir." dedi.
Başbakan Yıldırım, esnafın katı atık ödemeleri konusundaki sorununu da daha önceden ele aldıklarını anımsatarak, "Bu belediyelerin uygulamaları. Bazıları az uyguluyor, bazıları uygulamıyor. Başka kalemlerin üzerine koyuyorlar. Nihai ödediğin paraya bak, katı atık diye yazmıyor, hizmet bedeli diye yazıyor. Cebinden çıkan para değişmiyor. Katı atık bedeli ile ilgili tahdit getirdik. Onu kafasına keyfine göre yapamayacak." ifadesini kullandı.
Fikri mülkiyetin önemli bir konu olduğunu, konuya ilişkin zaman zaman ifrada kaçmanın söz konusu olduğunu aktaran Yıldırım, şöyle devam etti:
"Herkesin emeğinin karşılığı olmalı. Buna karşı çıkmak doğru değil. Bu alışkanlığın toplumda yerleşmesi lazım. Ticaretini yapanların önüne geçmek lazım. 8-10 dernek her biri ayrı telden çalarsa olmaz. Fikri Mülkiyet Kanunu yeni baştan ele alınıyor. Bu ve benzeri konular var. Bunların hiçbiri çözülemeyecek işler değil. Bu işleri bilen çözüm üreten kadrolarla çözülür. Bir tecrübesi olmayan, memlekette en ufak bir izi olmayan, emeği olmayan eseri olmayanla bu iş çözülmez. Onun için istikrar lazım, istikrar için ne lazım durmak yok, yola devam lazım. Bu kadar basit. Yeni baştan 'şunu nasıl, bunu nasıl yapacağız' deyip Türkiye'nin zaman kaybetmesine gerek var mı? Konuları bilen bugüne kadar çözüm üreten kadrolar aynı şekilde bu sorunların üstesinden de pekala gelebilirler."
- Ekonomide durgunluk tartışması
Esnafın bir başka ilettiği konunun da "ekonomideki durgunluk" olduğuna işaret eden Yıldırım, "Durgunluğun seçim süreci ile alakalı olduğunu bilmenizi istiyorum. Seçim öncesi ihtiyacı olan da olmayan da herkes 'hele dur bir bakalım seçimleri görelim' der, genel kaidedir bu. Bu sefer de aynı. İnşallah seçimden sonra herkes gelecek, yatırım planlarını yapacak, hedeflerini ortaya koyacak ve yolumuza devam edeceğiz." ifadesini kullandı.
Yıldırım, ekonomide bazı gelişmelerin, değişimlerin olduğunu dile getirerek, küresel ekonomide son 1 yılda yaşanan değişimin gelişmekte olan ülkelerin aleyhine bir durum oluşturduğunu belirtti.
Özellikle Amerika'nın, bütün dünyada, gelişmekte olan ülkelerde 4,5 trilyon dolar fonu olduğuna değinen Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu fonu tekrar yuvaya döndürmek için faiz artışı yapıyor. Diyor ki 'dışarıda yapmayın, ülkenizden yatırım yapın.' Benzer şeyi Avrupa Birliği de yapıyor. Bu tabi dış kaynağa ihtiyacı olan, bizim gibi bize benzer Meksika, Arjantin, Venezuela, Rusya ve İran gibi ülkeleri olumsuz etkiliyor. Kaynak çıkışı olunca yerli parada dalgalanmalar meydana geliyor. Bu bir sorun, bunun için tedbirlerimizi alıyoruz. İnşallah seçimden sonra yapısal reformları, vergi reformu başta olmak üzere yerli sektörü daha fazla destekleyecek üretimi, ihracatı artıracak birtakım düzenlemeler yapıyoruz."
Proje bazlı teşvik sistemi uyguladıklarını, döviz kazandırıcı projelere ise yüksek teknoloji katma değer getiriyorsa bu projelere özel destek verdiklerini vurgulayan Yıldırım, bu konuda 23 projeyi onayladıklarını söyledi.
- "Terör bitme noktasına geldi"
Başbakan Yıldırım, cari açığı azaltacak projeleri uygulamaya aldıklarını, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun cazibe merkezi olması için düzenlemeler yaptıklarını bildirdi. Yıldırım, "Bölgede terör Allah'a şükür tamamen bitme noktasına geldi. Şehirlerde, kırsalda terörden ziyade devletin otoritesi ağırlığı geçerli. Bu şartlar altında yatırımların bölgeye kazandırılması lazım. Bu yatırımları çekmek için bütün o bölgedeki illere 6. bölge teşviki veriyoruz, ister OSB'de olsun ister olmasın teşvikten yararlanacaklar. Can ve mal güvenliği meselesi hallolduktan sonra artık oralarda gençlerimizin, orada yaşayan vatandaşlarımızın daha ziyade üretim yapması yeni iş yerlerinin açılması için teşvik vermeye devam edeceğiz." diye konuştu.
Yıldırım, taksicilerle ilgili düzenlemeler de yaptıklarını, birçok düzenlemenin sessiz sedasız yapıldığını belirtti.
Esnaf odası temsilcilerinin de siyaset merakını gidermeyi hedeflediklerine değinen Yıldırım, "Merak etmeyin siyaset herkesin hakkıdır. Bu ülkenin derdiyle dertlenen herkesin içinde olması gereken bir durumdur. 'Ben siyasi değilim, siyasetle aram yok' diyen kimse yok, en azından oy veriyor. Oy vererek ülke hakkındaki kanaatini belirtiyor, kendini ifade ediyor. Bu konuda biraz hukukçuların çalışması lazım." dedi.
Başbakan Yıldırım, AK Parti iktidarı döneminde Türkiye'nin birçok sorunu aştığını, seçimden sonra geçim sürecinin başlayacağını, herkesin normal hayatına döneceğini belirtti.
AK Parti döneminde 12 yıl Ulaştırma Bakanlığı yaptığını anımsatan Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde ülkeye hizmetler götürdüklerini, bölünmüş yol projelerinin Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bankası tarafından dünyaya örnek gösterildiğini de dile getirdi.
İzmir Kahveciler Odası Başkanı İsmail Hakkı Kırdı'nın katı atık bedeli adı altında 100 metrekare üstündeki kahvehanelerden her ay 280 lira atık bedeli alındığını ve katı atık yönergesinin kaldırılmasını istediklerini söylemesi üzerine Yıldırım, bunun yasal dayanağının olmadığını ifade etti.
Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Kafasına göre para alırsa bu iş nasıl olacak. Dava açın biz destek verelim. Değiştireceğiz zamanı var ya da dava edeceğiz. Başka çaresi mi var, 'biz seni bunun için mi seçtik' deme hakkımız da var."
Kırdı da dava açacaklarını söyledi.