Bekir Bozdağ: Türkiye'de hukuka aykırı bir davranışla yaşam tarzlarına herhangi bir müdahale yoktur
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Türkiye'de cebir, şiddet ya da tehdit ya da hukuka aykırı başka bir davranışla yaşam tarzlarına herhangi bir müdahale yoktur." dedi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'la görüşme yapıldığı" iddialarına yönelik, "Böyle bir görüşme yoktur. 'Görüşme vardır' diyenler milletin gözünün içine baka baka yalan söylüyorlar. Böyle bir şey yok. Çok net, yalan." dedi.
Şanlıurfa'dan AK Parti milletvekili adayı olan Bozdağ, Mozaik Müzesi'nden yapılan, Haber Global canlı yayınında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sağlığının yerinde olduğunu ifade eden Bozdağ, Erdoğan'la bugün yaptığı telefon görüşmesinde Türkiye'yi ve Şanlıurfa'yı konuştuklarını söyledi. Bozdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çalışmaları takip ettiğini dile getirdi.
"14 Mayıs akşamı Türkiye'de iki fotoğraftan biriyle karşılaşılır. Ya şampanya patlatıp bunu sabaha kadar kutlayanlar olacak ya da temiz alnını şükür için secdeye koyup Rabb'ine hamdedenler olacak" açıklamasının tepki gördüğünün aktarılması üzerine Bozdağ, bunların istismar tepkileri olduğunu belirtti.
Bozdağ, "Bizim söylediğimizde ne var? Seçim olduğu gün, akşam seçim sonuçlarını insanların nasıl kutlayacağına dair bir değerlendirme. Bu da benden kaynaklanmıyor, sosyal medyada bir sürü, kim nasıl kutlayacağına dair biliyorsunuz videolar var, haberler var." diye konuştu.
"Biz ayrıştırma, kutuplaştırma dili hiçbir yerde kullanmıyoruz"İngiliz The Guardian gazetesinin eski dış politikalar şefinin "14 Mayıs akşamı Erdoğan kaybederse Washington'dan Berlin'e kadar şampanyayla kutlama yapılacak" açıklamasında bulunduğuna dikkati çeken Bozdağ, şöyle devam etti:
"Başkaları da açıklamalar yapıyor. Ben de bu açıklamalar, bu değerlendirmeler üzerine vatandaşlarımıza değerlendirmemi yapıyorum. O gün çıkan seçim sonuçlarını ülkemizde bazıları böyle kutlayacak, bazıları da böyle kutlayacaktır. Bunda anormal olan, yanlış olan ne var? Biz doğru bir tespiti yapmayacak mıyız? Yapmışız ama siyaseten onlar bunu istismar ediyorlar. 'Bak ayrıştırıyor, bak kutuplaştırıyor'. Çok net söylüyorum. Biz ayrıştırma, kutuplaştırma dili hiçbir yerde kullanmıyoruz, kullanmadık da. Birleştiren bir dil kullanıyoruz. Türkiye'de cebir, şiddet ya da tehdit ya da hukuka aykırı başka bir davranışla yaşam tarzlarına herhangi bir müdahale yoktur. AK Parti 20 yıldır iktidarda. Bize aralıksız hep söylediler, 'Yaşam tarzına müdahale edecek, şöyle olacak, böyle olacak'. Biz, 20 yıldır hem Türkiye'nin kudretli bir iktidarıyız hem de yerel yönetimlerde iktidarız. Kimin yaşam tarzına müdahale edilmiş? Kime, hukuka aykırı bir müdahale söz konusu? Kimin giyimine, kuşamına, yemesine, içmesine, eğlenmesine karışılmış? Kimse bu noktada bir örnek gösteremez."
"Benim yaptığımda bir yanlış yok"Türk Ceza Kanunu'na, yaşam tarzına müdahaleyi suç sayan düzenlemeyi kendilerinin koyduğunu aktaran Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdi kalkıp yediği domuz etiyle övünen insanlar var bu ülkede. Ben bunu söylemeyecek miyim? Elbette söyleyeceğim. O gün nasıl kutlayacağını anlatan insanlar var. Ben bunu seçmenlerimizin dikkatine sunmayacak mıyım? Ben bunu sunacağım. Bu ayrıştırma değil, bu bir tespittir. Bu, ülkede olan durumu, milletin takdirine sunmaktır. Bunun değerlendirmesini vatandaşımız yapacaktır. Benim yaptığımda bir yanlış yok. Yanlış, benim bu yaptığımı çarpıtarak, 'şunlar kazanacak, bunlar kazanacak' demiyorum. Bu seçim sonucunu birileri böyle kutlayacak, birileri böyle kutlayacak. Bunda yanlış olan ne var? Yalan olan ne var? Doğru bir tespit yaptık diye suçlanmak gerçekten kabul edilebilir bir yaklaşım değildir."
"Ayrıştırıcı dil kullanıyorlar" denildiğine değinen Bozdağ, "Bizi suçlayarak kendi tabanını bir yandan konsolide ederken insanların bize yönelişini engellemek istiyorlar. Esas istismarı, bizim yaptığımız doğru tespiti yapanlar yapıyor. Zaten onlar kendileri de nasıl kutlayacaklarını söylüyorlar. Ben sizin söylediğinizi biraz yüksek sesle tekrar etmiş oldum. Bundan niye rahatsız oluyorsunuz?" ifadesini kullandı.
"Hepsi aynı hedefe odaklanmış durumdalar"Emek ve Özgürlük İttifakı'nın, Cumhurbaşkanı Seçimi'nde, Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceğini açıkladığının anımsatılması üzerine Bozdağ, Cumhur İttifakı'nın, sırtını millete dayayanların ittifakı olduğunu vurguladı.
Adalet Bakanı Bozdağ, şunları kaydetti:
"Ben şimdi soruyorum, HDP, Yeşil Sol Parti, Emek ve Özgürlük İttifakı, bu ittifakın fiili ortağını böyle açıklamalarla resmileştirmiş olmuyorlar mı? Eğer bu desteği kabul etmiyorlarsa bunların demesi lazım gelmez mi, 'Biz sizin desteğinizi kabul etmiyoruz'. Demiyorlar. Bu çok net, şu anda orada, bu masada artık Yeşil Sol Parti'ye, HDP'ye oy vermiş ve oy verecek seçmenler, onlar da bu masanın bir yerinde. Bazı genel başkanlar 'Onlar masada olursa biz kalkarız' diyor ama şimdi artık masada olmalarına gerek yok. Hepsi aynı hedefe odaklanmış durumdalar ve hepsi Cumhurbaşkanımıza ve Cumhur İttifakı'na karşı müttefik hareket edeceklerini hedef birliğiyle ortaya koymuş durumdalar. Burada biz bunu söyleyince de eleştiriliyor. Şimdi sadece o değil. Kandil de açıklama yaptı. FETÖ de yaptı. Diğer terör örgütleri de Sayın Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceklerini söylediler, söylüyorlar da. Yani şimdi Bese Hozat, terörist, 'Kılıçdaroğlu kazanmazsa iç çatışma çıkar' diyor. Terör örgütlerinin elebaşları Sabri Ok'tur, öbürüdür, berikidir, Bese Hozat'tır, hepsi açıklama yapıyor, 'Biz Kılıçdaroğlu'nu destekliyoruz' diyor. Ben şimdi onların Kılıçdaroğlu'nu desteklediğini söyleyince yanlış yapmış oluyorum. Neresi yanlış? Açıklama ortada, beyanlar ortada ve bunları söylemek yanlış değil."
"Terörün desteğini gizlemeye çalışıyorlar"Millet İttifakı'nın terör örgütleri tarafından desteklendiğini dile getiren Bozdağ, "Neden bunların hepsi Sayın Kılıçdaroğlu'nu destekliyorlar? Ne konuştular? Hangi taahhütlerde bulunuldu?" sorularını yöneltti.
Terör örgütlerinin açıklamalarını gündeme getirmeleri nedeniyle eleştirildiklerine işaret eden Bozdağ, "Sizin, 'Bizim terör örgütlerinin oyuna, desteğine ihtiyacımız yok' diye haykırmanız gerekmez mi? Böyle bir şey yok. Bize lafları var, Kandil'e lafları yok. Bize lafları var, bu teröristlere lafları yok. Bize lafları var, bu Emek ve Özgürlük İttifakı'na lafları yok. Biz bunu milletin gözünün önüne getireceğiz ve zaten millet görüyor. Öte yandan milletimize de saygısızlık yapıyorlar. Alemi kör, herkesi sersem sanan bir yaklaşım içindeler. Terörün bu desteğini gizlemeye çalışıyorlar." görüşünü dile getirdi.
"PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'la görüşme yapıldığı" iddiaları hatırlatılarak, bu konuda Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın da açıklama yaptığının belirtilmesi üzerine Bozdağ, şöyle konuştu:
"Çok net söylüyorum, Mansur Bey de yalan söylüyor, bunu dile getiren başkaları da yalan söylüyor. Buradan çağrıda bulunuyorum, ellerinde ne delil varsa koysunlar ortaya. Cezaevleri yönetimi Adalet Bakanlığında. Böyle bir görüşme yoktur. 'Görüşme vardır' diyenler milletin gözünün içine baka baka yalan söylüyorlar. Ayıptır, günahtır. Siyaseten kendileri istismar edecek konu bulamayınca 'orada görüşme yapıldı' diye konuşuyor. Yani böyle bir şey yok. Çok net, yalan, yalan, yalan."
"Seçim yaklaştıkça bu tartışmaların dozu da yükselecek"Deprem bölgesinde seçimlerin nasıl yapılacağının sorulması üzerine Bozdağ, deprem bölgesinde seçimlerin sağlıklı yapılması için herhangi bir eksikliğin söz konusu olmadığını bildirdi.
Bozdağ, seçim güvenliği tartışmalarına ilişkin ise Türkiye'nin seçim güvenliği açısından dünyanın en saygın ülkelerinden birisi olduğunu ifade etti.
Sandık kurullarında partilerin temsilcilerinin bulunduğunu, işlemlerin bu temsilcilerin huzurunda yapıldığını anlatan Bozdağ, şunları paylaştı:
"Türkiye'de seçim sistemi ve Seçim Kanunu nedeniyle uygulama bakımından seçimde hile, hurda yapılması fiili bir imkansızlıkla karşı karşıyadır. Bunun aksini iddia edenler ya bizim seçimimizin nasıl yapıldığını bilmiyordur, kanunlarımızı bilmiyordur, seçim sürecine dair kulaktan dolma bilgileri vardır ya da biliyordur, bile bile bunu söylüyordur. Bir kısmı bilmeden bunları söylüyor. Bir kısmı bile bile yanlışı yayanlara inanarak, onların doğru söylediğine inanarak bunları yapıyor. 'Seçimde hile olacak' diye konuşmalar başladıysa, bu konuşmaları yapanlar seçimi kaybedeceklerine dair sinyalleri almış demektir. Neden? Çünkü 'seçimi kaybediyoruz, hiç olmazsa suçlayacak biri lazım, bir bahaneye ihtiyaç var'. Ben o yüzden de bu konuşmalar şimdi çoğalmaya başladı, diyorum ki tamam, sinyali almış Millet İttifakı, 'Seçim gidiyor'. Şimdiden güvenlik tartışmalarını arttırmaya başladılar. Göreceksiniz, seçim yaklaştıkça bu tartışmaların dozu da yükselecek."
Bozdağ, Cumhurbaşkanı Seçimi'nin ilk turda sonuçlanacağını ve Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçileceğini, Cumhur İttifakı'nın da TBMM'de salt çoğunluğu elde edeceğini sözlerine ekledi.