"Çin aşısı için hiçbir şekilde aracı firmaya bir kuruş ilave verilmemiştir"
Sağlık Bakanı Koca, CHP'nin Çin aşısıyla ilgili iddialarına ilişkin, "Aşı savaşının olduğu bir dünyada, üretici firma aşıyı bedava bağışlar mı, bunun akılla izahı var mı? Hiçbir şekilde aracı firmaya zerre kadar bir kuruş ilave verilmemiştir." dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, küresel salgının uzunca bir süredir dünyanın en önemli gündem maddesi olduğunu vurguladı
Küresel bir hastalıkla mücadelede tüm ülkelerin tecrübeleri ve altyapıları ile uyumlu olarak mücadele etmeye çalıştığını dile getiren Koca, "Bu yolda hiçbir ülkenin mücadelesi yetersiz, hiçbir ülkenin mücadelesi de diğerlerinden çok başarılı değildir." dedi.
Koca, bu dönemin insanları olarak hep birlikte yeni bir salgın hastalık döneminin tecrübe edildiğini ifade ederek, dünyanın başarılı bir sınav vermediğine, ancak başarısızlığı üzerinden de salgınla mücadele edilmesinin mümkün olmadığına işaret etti.
Her ülkenin elindeki imkanlar nispetinde tedbirler almaya çalıştığını anlatan Koca, "Biz de elimizdeki imkanları en iyi şekilde kullanmaya çalıştık ve ülkemizin ismini dahi duymamış insanlara burada salgınla iyi mücadele edildiğini gösterdik. Salgınla iyi mücadele etmek şüphesiz başta sağlık çalışanları olmak üzere tüm milletimizin gayret ve özverisi ile oldu. Bu mücadele, yaşadığımız acıları ve ödediğimiz belki de ödeyeceğimiz bedelleri de ortadan kaldırmıyor. Can yakan kayıplarımız var. Huzurlarınızda bir kez daha kayıplarımıza Allah'tan rahmet, milletimize de başsağlığı diliyorum." diye konuştu.
Bakan Koca, virüsün hayattan çıkacağı günlere dair umudu hep güçlü tuttuklarını dile getirerek, "Kurumsal ve toplumsal düzeyde virüse karşı temel mücadele koşullarını çok büyük ölçüde tesis edebildik." dedi.
Hayatı, virüsün dolaşımına imkan vermeyecek kurallar içinde sürdürmeye çaba harcadıklarını aktaran Koca, şunları kaydetti:
"Bu bir yıllık mücadele sürecinde pek çok deneyim de kazandık. Sadece tıbbi mücadeleden bahsetmiyorum, 83 milyon olarak mücadelenin her boyutunda çok önemli tecrübeler edindik. Gerek yaşadığımız salgınla, gerek başka bir halk sağlığı riskiyle başa çıkabilmenin yolunun tıbbi olmaktan daha çok sosyal bir mücadele gerektirdiğini gördük.
Riskten korunma tedbirlerinin, tedaviden kat kat üstün bir değerde olduğunu yaşayarak öğrendik. Bugüne kadar sahne önünde Bilim Kurulumuz mücadelede önemli roller üstlendi. Pek karşınıza çıkmayan Toplum Bilimleri Kurulumuz ise sahne gerisinde konunun sosyal ve psikolojik yönetiminde önemli stratejiler geliştirdiler. Artık küresel salgının sosyal hayata etkileri ve normalleşmeyi önceleyen bir döneme geçiyoruz, 'Yerinde karar dönemi'."
Sağlık, tedavi ve hastalıkla mücadele konularında Bilim Kurulunun çalışmalarının bütün hızıyla devam edeceğinin altını çizen Koca, artık salgının sosyal hayata etkileri ile mücadeleye odaklanılacağını söyledi.
Bakan Koca, Bilim Kurulunca hazırlanan plan dahilinde bugüne kadar aşılama çalışmalarında yaklaşık 1,5 milyonu ikinci doz olmak üzere 8 milyon doz aşı seviyesine ulaşıldığını belirterek, "Aşılama planındaki ilk aşamanın sonuna yaklaştık. Aşı tedariğine paralel olarak ortaya koyduğumuz performansla küresel düzeyde en başarılı ülkeler arasındayız." açıklamasında bulundu.
"Tedarik ve planlama sorunumuz yok"Sağlık Bakanı Koca, "Aşıyı hazır temin eden ülkeler içinde en hızlı ve en çok aşılamayı başarmış durumdayız. Ancak aşı temininde tüm ülkelerin önemli sorunlar ve aksaklıklar yaşadığı böyle bir dönemde, yeterince yüksek hızda ve sistematik olarak aşı programını uygulamış olsak da nüfusa oranla daha katetmemiz gereken çok yol var." dedi.
Temin edilen aşıya rağbetin arttığına dikkati çeken Koca, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu tercihimizin doğruluğunu tasdik etse de lojistik ile ilgili tehdidi artırıyor. İlgi gören her ürünün temininde güçlük vardır. Kaldı ki deyim yerindeyse aşı kıtlığı yaşanan bir zamandayız. Aşılama programımızı bildiğiniz gibi anlık ve canlı olarak yayınlamaktayız. Bu açıklanan veriler üzerinden çeşitli değerlendirmeler yapılarak haklı haksız eleştiriler yapılmaktadır. Aşı programı adaletle ve şeffaf şekilde yürütülmektedir. Zaman zaman aşılama sayısında azalma ya da artış olması tamamen lojistik gerekçelerle bilinçli olarak planlanmaktadır. Bugün aşıyı temin edebilirken, yarın temin edilebileceğinin garantisini kimse veremez.
Aşı tedariğinde her an aksaklık yaşanabilir ve program kesintilere uğrayabilir. Bunu yaşamamanın tek yolu, kendi aşımızı üretmektedir. Bildiğiniz gibi bu konuda da çok önemli mesafeler almış durumdayız. Bugün itibarıyla açıkça ifade etmek isterim, bir tedarik ve planlama sorunumuz yok. Bu önemli bir güvencedir. Birinci doz aşısını olan tüm vatandaşlarımızın, ikinci doz aşıları güvence altındadır. Ancak daha güvenli olanı kendi aşımıza sahip olmaktır. Sizlerden özellikle bu konuda yapılan, yapılabilecek eleştirileri, eldeki imkanları en iyi şartlarda kullandığımızdan emin olarak değerlendirmenizi istirham ediyorum."
Koca, aşı ile ilgili bir hakikati daha hatırlatmak istediğini dile getirerek, "Aşı olduğumuz gün korunma başlamıyor. İkinci doz aşıyı olup üzerinden 14 gün geçtikten sonra aşılanmış oluyoruz. Yani ilk aşı olduğumuz günden 42 gün sonra. Bu 42 gün kendimizi daha iyi korumak zorundayız. Ayrıca tüm nüfusumuzun en az yüzde 60'ını aşılamadan aşı güvencesini elde etmiş olmuyoruz. Aşının ilk dozunu yaptırmış olmak bizi rehavete değil tedbire sevk etmeli. Bu noktada ülkemizde de her geçen gün sayısı artan mutasyonlu virüsü de dikkate almak zorundayız." uyarısında bulundu.
"Bazı illerimizde buna yönelik özel tedbir planlarımız var. Vaka sayılarındaki artış, bazı illerimizin diğerlerinden daha geç normalleşme sürecine geçmesine neden olabilecek." değerlendirmesinde bulunan Koca, virüsün kendisi de, mutasyona uğramış hallerinin de aynı şekilde yayıldığını ve korunma yöntemlerinin de aynı olduğunu söyledi.
Sağlık Bakanı Koca, "Tedbir halen en güçlü silahımız." dedi.
Geçen haftalarda iller düzeyinde yüz bin nüfusa düşen haftalık vaka sayılarını paylaşmaya başladıklarını belirten Koca, salgın yönetiminde "Yerinde karar" dönemine geçeceklerini duyurduklarını hatırlattı.
Bu verileri her hafta düzenli olarak paylaşmaya devam edeceklerini de bildiren Koca, vaka sayılarıyla, pozitif test oranı, yoğun bakım doluluk oranları ve entübe edilen hastalardaki değişim gibi faktörlerin de illerin risk durumuna etki ettiğini söyledi.
Koca, belirttiği parametrelere göre illerin risk düzeylerini, düşük, orta, yüksek ve çok yüksek riskli olarak ilan edeceklerini vurgulayarak, şu bilgileri verdi:
"Bu risk durumlarına göre farklı iş kollarımızın faaliyet serbestliği konusunda Bilim Kurulumuzun çalışmasını, Sayın Cumhurbaşkanımızın başkanlığında Kabinemize arz edeceğim. Alınan kabine kararlarını da, Kabine Toplantısı sonrasında tensipleri halinde Sayın Cumhurbaşkanımız açıklayacaklardır.
Yerinde karar dönemiyle kurallara uyum konusunda güvenlik kuvvetlerimiz denetimleri arttıracak. Bu hususta Sayın İçişleri Bakanımızla yaptığımız görüşmede kendileri de kararlılıklarını ifade ettiler. Ülkemizin bir an evvel normal koşullarına dönmesi için milletimizin sağlık ve sıhhatini muhafaza için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz."