Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: Bingöl, Avrupa Birliği ölçeğinde coğrafi işaret alan ilk bala sahip olacak
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, "Bingöl balı şimdi de Avrupa Birliği'nde ilk defa coğrafi işaret alan bal olma yolunda. Süreç belli bir aşamaya geldi. Sürecin tamamlanmasıyla Avrupa Birliği ölçeğinde coğrafi işaret alan ilk bala sahip olacak." dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Bingöl balı şimdi de Avrupa Birliği'nde ilk defa coğrafi işaret alan bal olma yolunda. Süreç belli bir aşamaya geldi. Bu başvuru Avrupa resmi gazetesinde yayımlandı. Dolayısıyla bu sürecin tamamlanmasıyla Avrupa Birliği ölçeğinde coğrafi işaret alan ilk bala sahip olacak." dedi.
Bingöl'de temaslarını sürdüren Yılmaz, Bingöl Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, Yeni Nizamiye ve Bağlantı Yolu, Modern Arıcılık Kompleksi, Teknoloji Transfer Ofisi ve Arı Ürünleri Tanıtım Ofisi binalarının açılış törenine katıldı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, törende yaptığı konuşmada, üniversitenin, Bingöl balının markalaşması ve arı ürünlerinin çeşitlenmesi yönündeki çalışmalarının takdire şayan olduğunu söyledi.
Üniversitenin, arı ve arı ürünleri alanında ihtisaslaşan tek üniversite olduğunu anımsatan Yılmaz, 2016 yılında Tarım ve Havza Bazlı Kalkınma alanında pilot üniversite seçilmesinden bu yana yürütülen projelerle önemli mesafe katettiğini belirtti.
Bingöl balının karakteristik tat ve aromasıyla ününü dünyaya yaydığını ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu:
"Bu binanın yapılmasında hibeleriyle destek olan Kalehan Genç Enerji Üretim A.Ş'ye teşekkür etmek istiyorum. Bu bir güzel örnek oldu gerçekten. Bundan sonrası da gelir inşallah. Üniversitenin bu alandaki bilimsel araştırmaları ve teknolojiye dayalı yaklaşımları, yerel üreticilere modern yöntemler ve teknikler sunmaktadır. Böylece Bingöl balının ürün kalitesi artırılmakta ve pazarlama olanakları genişletilmektedir. Bölgesel istihdama da ekonomiye de katkıda bulunulmaktadır. Bu, üniversite üretici işbirliği anlamında gerçekten örnek olarak ifade edebileceğimiz uygulamalardan biri. Üniversitelerimiz toplumla, yerel yönetimle, üreticiyle, sanayiciyle, çiftçiyle, meslek kuruluşlarıyla, sivil toplumla, toplumun bütün kesimleriyle ilişkilerini geliştirmek zorundadır. Üniversite bir eğitim kurumu olduğu gibi bir araştırma ve kalkınma kurumu aynı zamanda. İçinde bulunduğu bölgenin kalkınması, gelişmesi için üniversitenin ortaya koyacağı çabalar son derece kıymetli. Bu da işte bu işbirlikleriyle gerçekleşebilecek bir hedef."
Bingöl balının yerel ekonomiye katkısının artacağına inandığını kaydeden Yılmaz, arıcılık işletmesi, polen, arı sütü ve bal mumu üretimi, sertifikalı ana arı yetiştiriciliği ve arı zehri üretimine özellikle yoğunlaşmak gerektiğini vurguladı.
Bingöl balının daha önce coğrafi işaret aldığını hatırlatan Yılmaz, "Bingöl balı şimdi de Avrupa Birliği'nde ilk defa coğrafi işaret alan bal olma yolunda. Süreç belli bir aşamaya geldi. Bu başvuru Avrupa resmi gazetesinde yayımlandı. Dolayısıyla bu sürecin tamamlanmasıyla Avrupa Birliği ölçeğinde coğrafi işaret alan ilk bala sahip olacak. Buna emeği geçen herkese de ben buradan teşekkür etmek istiyorum." ifadesini kullandı.
Bölgenin doğal kaynaklarını etkin bir şekilde kullanarak yerel ekonomiyi güçlendirmeye devam edeceklerini aktaran Yılmaz, dün Bingöl Üniversitesi'nde bir araya geldiği öğrencilerin, iş dünyasına en güzel şekillerde hazırlandıklarını görme imkanı da bulduğunu kaydetti.
Bu üniversitelerin, bir yaklaşımın ve zihniyetin sonucu olduğuna işaret eden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sayın Cumhurbaşkanımız, başbakan iken bu süreci başlattı ve 'Her ilde bir üniversitemiz olacak. Doğuda, batıda, kuzeyde, güneyde. Her ilde bir üniversitemiz olacak, insanımız yüksek öğretime erişimde sıkıntı yaşamamalı' dedi. 2007 yılında Bingöl Üniversitesi kurulduğunda eleştirenler oldu. 'Bunlar tabela üniversitesi olacak, buradan bir üniversite olmaz' diye yorum yapanlar oldu. O yorumları yapanları şimdi Bingöl Üniversitesi'ne davet edip gezdirmek lazım. Gerçekten bugün iftihar ettiğimiz bir noktaya geldik. Tabela üniversitesi değil, ulusal ve uluslararası düzeyde rekabetçi bir şekilde yarışan üniversitelerimiz var. Bingöl Üniversitesi bunun çok güzel bir örneği. Yayın sayısında kişi başı yayın sayısında ilk yirmilerde olan bir üniversiteden bahsediyoruz. Ülkede, dünyada çok önemli projeler yürüten, çalışmalar yapan bir üniversiteden bahsediyoruz. Gurur duyuyoruz gerçekten Bingöl Üniversitemizle. Demek ki yapılabiliyor. İnanırsanız, emek harcarsanız demek ki başarılıyor."
Programda, Vali Ahmet Hamdi Usta ve Rektör Prof. Dr. İbrahim Çapak da birer konuşma yaptı.
Daha sonra törende, Yılmaz'a, Bingöl Arı Yetiştiricileri Birliğinin, Yayla Balı Paris Bal Ödülleri Yarışması'nda aldığı "Paris Honey Awards 2024 Gold Quality" sertifikası takdim edildi.
Konuşmaların ardından açılış gerçekleştirildi, Yılmaz ve beraberindekiler, Arı ve Arı Ürünleri Tanıtım Ofisi'ni gezdi.
Törene, AK Parti Bingöl milletvekilleri Feyzi Berdibek ve Zeki Korkutata, Belediye Başkanı Erdal Arıkan, Cumhuriyet Başsavcısı Abdullah Sert, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kadir Çintay, AK Parti İl Başkanı Yılmaz Seven, Bingöl Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mehmet Ali Aba, kurum müdürleri ve akademisyenler katıldı.
'Türkiye gelişmiş ülkeler arasına girme mücadelesini sürdürüyor'Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Bingöl'ün Sancak beldesindeki AK Parti Seçim Koordinasyon Merkezi'nde düzenlenen "Hemşehri Buluşmaları" programında, belde halkı ile Adaklı, Kiğı ve Yayladere ilçelerinden gelen vatandaşlarla bir araya geldi.
Burada konuşan Yılmaz, depremler ve salgın gibi sıkıntılı ortamlarda dahi Türkiye'nin büyümeye, gelişmeye ve güçlenmeye devam ettiğini söyledi.
Geçen yıl yüzde 4,5 büyüme sağlandığını anımsatan Yılmaz, ilk defa trilyon dolarlık ekonomiler arasına Türkiye'nin girdiğini belirtti.
Geçen yıl 1,1 trilyon doları aşan bir gelire ulaştıklarını dile getiren Yılmaz, şöyle konuştu:
"İstihdamımız 32 milyonu geçti. İhracatımız 256 milyar dolara ulaştı. Bu gücümüzle geleceğe yürüyoruz. Tankımızı, topumuzu, tüfeğimizi insansız hava araçlarımızı yaptığımız gibi uçağımız KAAN da ilk defa uçtu. Bunlar kendiliğinden olmuyor. Siyasi güvenle, istikrarla oluyor. Üstüne koya koya Türkiye gelişmiş ülkeler arasına girme mücadelesini sürdürüyor. Türkiye Yüzyılı'nda da inşallah ülkemizi dünyanın sayılı ülkelerinden biri haline her alanda getirme hedefimize adım adım yürüyoruz."
Belediyelerin bir şahsın kendi reklamı, şanı, şöhreti için kullanacağı bir yer değil, halka hizmet edeceği bir yer olduğunu ifade eden Yılmaz, belediyenin herhangi bir ideolojiye hizmet etmek üzere kurulmuş bir kurum da olmadığını kaydetti.
Türkiye güçlendikçe herkesin refahının artacağına işaret eden Yılmaz, "Çoluk çocuğumuz da geleceğe çok daha güvenle yürüyecek. İşte bunu yaparken merkezi idare ve yerel idare olarak uyum, el ele, gönül birliği içinde yapacağız. Hiç kimseye bir ayrımcılık yapmadan, en küçük bir farklılık göstermeden, bize oy versin, vermesin, böyle bir ayrımı da yapmadan bütün vatandaşlarımıza hizmet etmek bizim için bir şereftir, onurdur." ifadelerini kullandı.
Yılmaz, Sancak Belediye Başkanı adayı Nusret Koçin'in işine sahip çıkarak 5 yılda görev yaptığını, ara vermeden eksik projelerini tamamlayacağını belirtti.
Bölgede ulaşım ağının genişlemesi adına çalışmaların sürdüğünü anlatan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Bingöl-Erzincan yolunu inşa ediyoruz aslında. Bu sadece bir belde yolu olmayacak. İleride Bingöl ile Erzincan arası şehirler arası yol olacak inşallah. Bu çerçevede bir taraftan da Kiğı ile Yedisu arası yol devam ediyor. Orada barajdan dolayı tüneller, viyadükler, milyarlarca para harcanıyor hakikaten. Orası da bittiğinde Erzincan ile Kiğı arası aşağı yukarı bitmiş olacak. Geriye kalacak Sancak ile Adaklı arası. Onun da projelerini çalışıyoruz. İnşallah en uygun zamanda bu projeyi de hayata geçirip bu kuzeydeki ilçelerimizi çıkmaz sokak olmaktan kurtaracağız. Şimdi Genç ilçemiz Diyarbakır, Solhan ilçemiz Muş, Karlıova ilçemiz Erzurum yolu üzerinde. Dolayısıyla gidiş geliş olunca bir bölge daha çok kalkınıyor. Erzincan bağlantılı yaptığımızda oradan da tabi Karadeniz'e kadar uzanan bir bağlantı olacak. Bu ilçelerimiz farklı bir kalkınma sürecine de girmiş olacaklar."
Devletin teşvikleriyle bölgede tekstil tesislerinin kurulduğunu anlatan Yılmaz, mesleki eğitim yoluyla gençlere eğitim verdiklerini bildirdi.
"Yeter ki, yatırımcılar gelsin diyoruz. Bu bölgedeki insanımıza aş ve iş versin. Binlerce insan şu anda tekstilde çalışıyor. Geçmişte buradan İstanbul'a gidilirken şimdi İstanbul'dan, Sancak'a gelip çalışan insanlarımız, gençlerimiz var." ifadelerini kullanan Yılmaz, bunun da kendileri için ayrı bir gurur vesilesi olduğunu aktardı.