"Deprem Farkındalık ve Bilinçlendirme Araştırması"
Ülkemizin en önemli afetlerinden 1999 Marmara Depremi'nin 20. yılı yaklaşırken, bu afetteki rolüyle ülke gündemine giren AKUT'un, 'Deprem Farkındalık ve Bilinçlendirme Araştırması'nın sonuçları önemli mesajlar içeriyor.
Türk insanı en çok depremden korkuyor
Türkiye temsili olmak üzere 26 il ve istatistiki bölgede, Xsights Araştırma ve Danışmanlık şirketi işbirliğiyle gerçekleştirilen araştırmada, Türk insanının afetler arasında en çok depremden korktuğu bulgulandı (%63). Araştırmada, depremi sırasıyla; yüzde 21 ile “yangın”, yüzde 8 ile “sel, su taşkınları”, yüzde 3 ile “toprak kaymaları-kaya düşmeleri” takip etti. Diğer tüm afetlerden korkulma oranı toplam yüzde 1 çıkarken, katılımcıların yüzde 6’sı hiçbir doğal afetten korkmadıklarını belirtti.
Buna rağmen Türk insanının yüzde 55’inin deprem hazırlığı yok…
Olası bir depreme karşı hazırlık durumunun sorgulandığı bölümde katılımcıların yüzde 55’inin, “herhangi bir hazırlığının olmadığını” belirtmesi, araştırmanın uyarı mahiyetindeki sonuçlarından biri oldu. Bu oranı, yüzde 21 ile “ilkyardım eğitimi aldım”, yüzde 19 ile “evimi sigorta yaptırdım” ve yüzde 12 ile “acil durum çantası hazırladım” cevapları izledi.
Türk insanının yarısına yakını, evinin hasar göreceğini ya da yıkılacağını düşünüyor
AKUT’un araştırmasına katılanların yüzde 43’ü olası bir depremde “evlerinin hasar göreceğini- yıkılacağını düşünürken”, yüzde 32’isi bir “hasar-yıkılma beklemiyor”. Bu konuda her 4 katılımcıdan 1’i ise kararsız.
Evde güvenli bir alana saklanmak ilk sırada
Araştırmanın önemli amaçlarından birisi de, katılımcıların, deprem anında “ilk yapılacak şey” konusundaki düşüncelerinin ortaya konmasıydı. Araştırma sonuçlarında yüzde 38 ile “evde güvenli bir alana saklanmak” birinci sırada yer aldı. Bunu sırasıyla yüzde 23 ile “hemen evden dışarı çıkarım”, yüzde 22 ile “çocuğumun yanına giderim” ve yüzde 13 ile“hiçbir şey yapmam” yanıtları takip etti. Bu bölümün en dikkat çekici bulgusu düşük gelirgrubunun ve 55 yaş üstünün oldukça yüksek bir oranda “hiçbir şey yapmam” yanıtını vermesi oldu.