"İlim ilim bilmektir, ilim kendini bilmektir"
Yazarımız Beril Yaşar, "İlim ilim bilmektir, ilim kendini bilmektir" isimli yazısını kaleme aldı...
“Bir sabah bir bakarsın adamlar seni öyle bir bozguna uğratmış ki darmadağın olmuşsun. Megali İdea’n Türkler Anadolu’da olduğu sürece gerçekleşmesi imkansız Venizelos. Anadolu maceranız hüsranla bitecek..Bu sözlerin sahibi ünlü bir Yunan generali ve siyasetçisi Metaxas’a ait. Doğruluk payı tartışmaya bile gerek yok…
Peki Metaxas’ın ayrıcalığı ne ki geleceği okudu? Peki diğer geleceği okuyanlar? Mesela Mustafa Kemal 28 Temmuz 1919’da Mazhar Müfhit Kansu’ya şu sözleri yazdırması “Yaz Mazhar, zaferden sonra hükümet biçimi Cumhuriyet olacak bu bir (ortada savaş bile yok henüz zaferden bahsediyor ), İki padişah ve hanedan hakkında zamanı gelince gereken işlem yapılacak, fes kalkacak uygar milletler gibi şapka giyilecek..” Ortadoğu’nun sorunlarının daha uzun yıllar devam edeceğini ve buraya bulaşılmaması gerektiğini (keşke şimdiki yöneticiler biraz dinleselerdi bu konuda!), İkinci Dünya Savaşı’nı , Sovyet Rusya’nın yıllar sonra yıkılacağını, hatta henüz genç bir askerken bile Birinci Dünya Savaşı’na girmenin Türkiye için felaket olacağını, İstikal Harbi’nde Yunanlıların nasıl hareket edeceğini öngörmesi tesadüf olabilir mi? Lincoln’un köleliğin insanlık dışı bir kavram olması bir yana uzun vadede bir ülkeye sadece felaketler getireceğini bilmesi sıradan bir kahve falında çıkmış olamaz..
Bir de egoları yüksek ama öngörüleri düşük yöneticilere bakalım. İsterseniz Hitler’den başlayalım; Dünya’yı kurtaracak tek şeyin üstün ırkının Dünya’yı hakimiyeti altına alması ve diğer ırkların uzun vadede yok edilmesi gerektiği, 19. Yüzyılda da emperyal Batı Devletleri’nin ırk üstünden tanımlanmasa bile gelişmemiş devletlerin kontrol altına alınması ve geliştirilmesi gerektiği ki buna manda diyorlar! (Bu arada bu üst metnin gerçekte olan anlamı birey bilinci gelişmemiş, kendi tükettiğini bile üretmekten aciz toplumları sonuna kadar sömürmek) Jön Türkler’in ve daha sonra İttihatçilerin azınlıkların Meclis’e girmesinden sonra bağımsızlık taleplerinden vazgeçeceklerine dair körlükleri, Osmanlı’nın bizi aslında 19. Yüzyıl sonlarından beri çoktan terketmiş Arapların ihanetini Birinci Dünya Savaşı’na kadar görememeleri..Dünya ve Osmanlı tarihi bu tip farkındasızlık örnekleri ile dolu ..
Ünlü bilim adamı Bertrand Russell’a sormuşlar Hayattaki en önemli şey nedir diye “Gerçeğe sadık kalmak yani gerçek ne sorusuna yanıt aramaktır” demiş. Peki öngörüsü yüksek insanların ortak özelliği ne? Herşeyden önce kendi gerçekliklerinin farkında olmak. Hayatta en zor şeydir insanın kendini görmesi, sağlıklı bir içgörüye sahip olması. Sağlıksız egoyu farkedip kontrol altına almak her anayiğidin harcı değildir. Uzun lafın kısası sağlıklı bir içgörü çok paralar kazanıldığında, kariyerin yükselmesiyle hatta çok güçlü devletlerin bile başına gelmekle olmaz. O yüzden dünya kendini çok iyi bildiği zanneden ama zavallı egosunun esiri olmuş kibir küpleriyle dolu ve dünya onların yarattığı cehennemi yaşıyor. Bulunduğunuz her girişimin, yaşadığınız olayların, verdiğiniz kararların, duygularınızın, düşüncelerinizin alt niyetlerinin farkında olmanız ve içgörünüzün arması dileğiyle..