"İTTİFAK DÜZENLEMESİ TÜZÜĞE GİRECEK"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, "Türk siyasi hayatında yasalaştırdığımız yeni bir müessese var. Siyasi partilerin seçim ittifakı. İttifak düzenlemesi tüzüğe girecek." dedi.

Yazıcı, NTV'de katıldığı canlı yayında, AK Parti'deki kongre  hazırlıkları ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

18 Ağustos'ta gerçekleştirilecek 6. Büyük Olağan Kongre'de partide ne  gibi değişikliklerin olacağının sorulması üzerine Yazıcı, çok genç bir parti  olduklarını ama Türkiye'yi 16 yıldır tek başlarına yönettiklerini anımsattı.

Yazıcı, çok özgün, icraatın merkezine bireyi,  siyasetin merkezine  milleti alan, millete yaslanan bir parti olduklarını söyledi.

Partinin omurgasının sağlıklı, güçlü, dinamik, üretken olması için  kongre süreçlerini özenle inşa ettiklerini anlatan Yazıcı, "Kongre süreçleri 'iş  olsun' diye gerçekleştirilen, yasanın öngördüğü sürelerde toplanıp dağılan  platformlar değil. Biz bu kongrelerde mutlaka çok zengin beşeri kaynağımızı  hedeflerimize varmada en üretken ekiplerle takviye ederiz." diye konuştu.

Yazıcı, kongre ile partinin yetkili kurullarında, karar organlarında  değişikliklerin olacağını, yenilenirken gençlere ve kadınlara alan açacaklarını  ama asla tecrübeyi, birikimi, hafızayı da yok saymayacaklarını aktardı.

Tüzük değişikliği yapılacak

  Partide tüzük değişikliği olup olmayacağına ilişkin Yazıcı, şu  değerlendirmelerde bulundu:

"5-6 maddelik bir değişiklik olacak. Hükümet sistemiyle Anayasa'da  yapılan değişiklikleri dikkate almak, yürütme, yasama ilişkilerini göz önüne  almak suretiyle tüzüğümüzdeki bazı çelişen maddeleri uyumlu hale getireceğiz.  Milletvekili sayısı 550 yazıyor, bunu 600 yapıyoruz. Bizim tüzüğümüzde hükümet  kurma, koalisyona katılma başlıklı bir bölüm vardı. Dolayısıyla bugün artık  hükümet kurmak, koalisyon yeni sistemde söz konusu olamayacağından bu bölümü  kaldırıyoruz. Türk siyasi hayatında yasalaştırdığımız yeni bir müessese var.  Siyasi partilerin seçim ittifakı. Dolayısıyla bir ittifak düzenlemesine yer  veriyoruz. İttifak düzenlemesi, aday gösterme nasıl olur? Bütün bu süreçlerde  partinin en yetkili karar organı olan Merkez Karar Yönetim Kurulunu etkin hale  getiriyoruz. O yetkilerini isterse Merkez Yürütme Kuruluna, genel başkana  devredebilir, ama temelde ana yetki MKYK'nin. Bunları içerecek bir küçük tüzük  değişiklik paketini hazırladık. İttifak düzenlemesi tüzüğe girecek."

Yazıcı, "MKYK'da gençler mi daha fazla olacak?" sorusu üzerine,  siyasette önemli hangi unsurlar varsa bunların en iyisini yapmaya  çalışacaklarını, istişarelerin yapılacağını ama buna son şeklini genel başkanın  vereceğini dile getirdi.

Genel başkan vekilliği

Partideki genel başkanvekilliği makamının devam edip etmeyeceğine  ilişkin soruya Yazıcı, "Genel başkanvekilliği kalacak. Daha önce genel başkan  yoksa siyasi hukuk işleri başkanı o da yoksa teşkilat başkanı genel başkana  vekalet ediyordu ve bu şekilde gidiyordu. İlk defa geçen 21 Mayıs 2017’de  yaptığımız olağanüstü kongrede tüzükte yaptığımız değişiklikle genel  başkanvekilliği diye bir statü oluşturduk. Bu statü devam edecek." cevabını  verdi.

Belediyelerde üç dönem kuralı

Yazıcı, "Üç dönem kuralı belediye başkanları için geçerli olacak mı?"  sorusu üzerine, "Geçerli. Bakın burada yanlış bir düşünce var, biz üç dönem  kuralını hiçbir zaman kaldırmadık, tüzükte var devam ediyor. Belediye başkanları  için de bu kural geçerlidir. Ola ki bir yerde belediye başkanımızın üç dönemi  tamamlamış olmasına rağmen tekrar aday gösterilmesinde yarar ve partimizin  politikaları açısından gereklilik varsa bu konuda MKYK özel bir karar  çıkartabilir. Bir esneklik getirmişiz. Siyasetin çok katı kurallarla sürdürülmesi  mümkün değil. Dolayısıyla üç dönem kuralı geçerlidir, bunu uyguluyoruz,  uygulamaya devam edeceğiz, ama bu şekilde de bir pozisyonumuz söz konusu."  değerlendirmesinde bulundu.

  İdam tartışmaları

Yazıcı, idam tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunurken,  idamın çok boyutlu bir konu olduğunu, bu konuda Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel  Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın söylemine saygı duyduklarını, bunun doğru olduğunu  aktardı.

İdam konusunda karar almak için AK Parti'nin Mecliste yeterli  çoğunluğa sahip olmadığını, referandum için de 360 rakamının öne çıktığını  anlatan Yazıcı, şunları söyledi:

"Bütün bunlar değerlendirilir ama Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin  Komisyon protokolünü imzalamışız, o protokolden dönüş olmamış. Ayrıca Birleşmiş  Milletler üye ülkelerin imzaladığı Siyasi Haklar Sözleşmesi var. Elbette bütün  bunları irdelemek gerekir ama ne olursa olsun yasalar yerlidir, millidir.  Yasaların kaynağı toplumdaki algıdır, etik kurallardır, ahlaki kurallardır. Yani  yasaya ruh veren, şekil veren, hedef kitlesi toplum nezdinde onu saygın hale  getiren bu toplumsal algıdır. Bir toplumda bu tür talepler varsa siyaset bu  taleplere karşı duyarsız kalamaz."

  BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'nin idamı Meclis gündemine  getireceklerine ilişkin açıklamaları sorulması üzerine Yazıcı, "Öyle bir şey  olamaz. Nihayetinde Anayasa değişiklik teklifini verebilmek için belli sayıda  imza gerekli. O arkadaşımız niye öyle söyledi bilmiyorum." dedi.

CHP ile idam konusunda bir görüşme olup olmayacağına ilişkin Yazıcı,  şu aşamada bir görüşme durumunun olmadığını, öyle bir durumda bütün partilerle  görüşülebileceğini vurguladı.

 ABD ile ilişkiler

Yazıcı, ABD ile ilişkilerde gelinen noktanın sorulması üzerine,  şunları kaydetti:

  "Marjinallerin etkin olduğu ülkelerde yönetim sapmaları yaşanır.  Amerika gibi büyük bir ülkede, etkinliği olan bir ülkede marjinal denen kesimler  yönetim süreçlerinde etkin hale gelirse burada işte eksen sapması olur, akıl  tutulması olur. Bu olay tipik bu sapmanın bir örneğidir. Türkiye tehdide boğun  eğmez. Hiçbir ülke, gücü ne olursa olsun, Türkiye'yi tehdit ederek bir iş  yaptıramaz, bunlar beyhude uğraşlar, bunları bilmeleri lazım. Türkiye bu tür  tehditlere asla boğun eğmedi, bundan sonra da eğmez."

Yazıcı, "ABD'nin İçişleri ve Adalet Bakanlarının mal varlıkları  dondurulacak. Neye göre yapılacak bu? Bir yasası yok bildiğimiz kadarıyla.  Mahkeme kararıyla mı olur? sorusuna karşılık, " Bunun bir pratiği yok. Hem hukuk  pratiğimizde, hem siyasal geleneğimizde bir pratiği yok. Böyle bir şey ilk defa  olacak. Hangi mevzuata göre yapacağız, doğrusu şu anda net bir şey söyleyecek  durumda değilim.Tabii ki uluslararası mütekabiliyet kuralları var. Büyük bir  olasılıkla uluslararası mütekabiliyet kurallarının bir gereği olarak böyle bir  işlem icra edilir diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.