KONUT SEKTÖRÜNDE BALON PATLAR MI?

Belki haklı olabilirler mi acaba diye biraz kafayı yordum.

Bu ülke ayakta kalmak için sıcak parayı değirmende üretecek değil ya inşaat sektörüne asılacak ve devlet sübvanse edecek.

Asıldıkça sünen, sündükçe biriken sinerjiyi tüm yatırımların üstünde kılan ve mutasyona uğrayan sektör haline gelen, üretmeyi felsefe kabul eden bir sektördür inşaat sektörü.

Üretimin daralmasıyla ticarete burnunu sokan ve en tatlı kar inşaat sektörü diyen farklı ihtisasların keş para mantığı sektörel kirliliği zirveye taşımıştır. Yüz milyarlarca lirayı yöneten inşaat müteahhitlerinin hala yasal bir statüye kavuşmaması ve reel piyasayı idare etmesi ülke ekonomisinin lokomotifi olan ve iktisadi hayatımızda önemli bir yer işgal eden bu piyasanın disipline edilmesi için bir kanun gücüne ve mührüne ihtiyaç vardır.

Plansızca üretimin estetikten yoksun bir şekilde devam etmesi, ihtiyacın belirlenmesini ıskalayıp kendi projelerini halka cazip konutlar diye dayatanların dünyasıdır bu piyasa. Bu piyasada at koşturanların salt hedefi daha fazla maksimum kazançtır hedefleri.

Önemli değildir fiyatın ne olduğu, bulunan her boş araziye proje üretilir, halktan toplanır ve sonra yapılır, halk para ödemezse projeler bitmez rafta tozlanır.

Eskiden YAP-SAT vardı. Bu mantık son buldu. Şimdi SAT-YAP var bunu keşfeden Türk Müteahhitlerimiz proje şirketleri son 10 yılda 5 misli artarak dünya rekoru kırdı.Üretilen konutların yarısı ile maliyeti kurtaran inşaat şirketleri diğer yarısına ciddi fiyatlar bindirerek Türkiye’de konut sektöründe bir arz oluşmasına sebebiyet verdiler.

Yüksek fiyatlar yükledikleri konut, işyeri, bürolar satılmayınca kendilerine destek veren kurum ve kuruluşları topa tutarak şikayetçi olmaya başlayıp ne kadar bir süre içerisinde bu kadar geliştiklerini unuttular.

Konut arzına bakacak olursak orta ölçekli konutlarda hiç stok gözükmemekte sadece 700 Bin TL üzerinde değeri bulunan  konutlarda alıcı beklenildiği gözlemlenmektedir. Durum böyle olunca Türkiye’de kim ne derse desin Konutta balon yoktur stok az ve yüksek rakamlıdır. Orta direğe uygun konut ihtiyacı çoktur.

Türkiye’nin konut açığı hala 4.5 Milyon adetten fazladır. Bu demek ki “üretmeye devam” anlamı kazanmaktır. Kaçak yapılar, gecekondular, yaşlanmış binalar yok hükmündedir. Bu da konut ihtiyacının 5 Milyon sınırına dayandığının belgeseli değil belgesidir.