Küçük yaşlarda görülen şiddet etkiliyor
Sakarya’da tartıştıkları Suriyeli arkadaşlarının hamile eşini ve 10 aylık bebeğini hunharca öldüren Bilal K. Ve Celal K. tutuklandı. Toplumda infial yaratan olayı değerlendiren uzmanlar, böylesine korkunç bir olayı gerçekleştiren kişilerin empati ve vicdan duygularının gelişmediğini belirterek “Genellikle küçük yaşlarda görülen şiddet eğilimli davranışların üzerinde durulmalı ve asla hoş görülmemeli” uyarısında bulundu.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Ahmet Yılmaz, Sakarya’da yaşanan olayın toplumda infiale neden olduğunu belirterek “Üç gündür haberleri dinleyen ve okuyan herkesin kanını donduran ve inanmak istemediğimiz bir olay yaşadık. Okuyan herkes ‘Bir insan nasıl bu kadar cani olabilir’ diye düşündü” dedi.
Uzman Klinik Psikolog Ahmet Yılmaz, şu değerlendirmelerde bulundu: “Haberde öldürülen kadının eşi ile faillerin önceden tartıştığı söyleniyor. Bir tartışma nasıl oluyor da böyle bir intikam duygusuna dönüyor ve bunu bir kaç gün sonra yapıyorlar. Bu tarz eylemlerde bulunan insanların ruhsal durumuna baktığımızda empati ve vicdan duygularının gelişmemiş olduğunu görüyoruz. Genellikle aile içerisinde çocukluk döneminde yapılan ufak tefek deyip göz yumduğumuz, kardeşine ya da arkadaşına zarar verici davranışlar aile tarafından umursamayıp hoşgörülürse bu davranışlar ödüllendirilmiş oluyor ve pekiştiriliyor.”
Aile saldırganlığı öğretiyor
Son dönemlerde okulda arkadaşı ile kavga ettiği için okul basıp diğer çocuğu döven, düşük not verdiği için öğretmene saldıran ailelerin görüldüğünü hatırlatan Yılmaz, “Aile çocuğa problemi sağlıklı yolla çözmeyi öğretmek yerine intikam alarak, saldırarak ve zarar vererek çözmeyi öğretiyor. Böylelikle de kişi başkasına zarar vermeyi kendine hak olarak görüyor. Sakarya'da yaşanan olaya baktığımızda da öldüren kişilerin intikam duyguları ile hareket ettiklerini ve hesap sorma niyetinde olduklarını görüyoruz” diye konuştu.
Çocuğun şiddete eğilmesinin temelinde çevredeki davranış ve tutumların etkisi olduğunu ifade eden Uzman Klinik Psikolog Ahmet Yılmaz, “Basit bir örnek verirsek; çocuk evde başını masaya çarpıp ağladığında çocuk sussun diye masayı dövüyoruz. Çocuğa sen hep haklısın, başkası suçlu ve sana zarar verene sen de zarar verirsen rahatlarsın mesajını öğretmiş oluyoruz. Çocuk da öğrendiği bu davranışı devam ettiriyor” dedi.
Son dönemde toplumun bazı kesimlerinde Suriyeli vatandaşlara karşı bir önyargı oluşmaya başladığını ve bunun tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini kaydeden Uzman Klinik Psikolog Ahmet Yılmaz, şunları söyledi:
“Suriyeliler geldi suç oranı arttı gibi bir algı oluşturuluyor. Bu çok tehlikeli bir algı çünkü yaşanan olaydaki gibi empati ve vicdan sahibi olmayan, muhakeme yeteneği gelişmemiş kişiler bu tür yönlendirmelerden olumsuz etkilenebiliyorlar. Halbuki yapılan araştırmalarda suç işleyenlerin sadece yüzde 1,32'si Suriyeli olduğu görülüyor. Eğer biz toplum olarak doğru yere odaklanmazsak maalesef bu tarz haberleri daha çok göreceğiz. Asıl yapılması gereken vicdan ve ahlak gelişimi olan, öfke kontrolünü sağlayabilen, sınırlarını bilen ve engellenmişlik eşiği yüksek bireyler yetiştirmektir. Çünkü son 10-15 yılda aileler çok yanlış ve hatalı aile tutumları ile çocuk yetiştiriyorlar. Bunun için de ailelerin eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi gerekiyor.”