MERAL AKŞENER'DEN SERT ÇIKIŞ
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener partisinin grup toplantısında konuştu. Akşener, evinin önüne bir grup MHP'linin gelerek sloganlar atmasıyla ilgili MHP lideri Bahçeli'ye yüklenerek "Sayın Bahçeli, sen, Cumhuriyetin kurucu iradesinin, Türk milliyetçiliğinin bayrağını düşürdün. Sen onu, saray kapısına serecektin ki, biz razı olmadık. Milliyetçilik saray bahçelerinde kök salmaz" diye konuştu.
Meral Akşener’in açıklamasından satırbaşları:
Geçtiğimiz hafta evimin önüne kadar uzanan hadiseye değinmek istiyorum. Yaşadığımız onca şeye rağmen artık beteri olmaz diyorduk ama Sayın Bahçeli yaptı yapacağını. Türk siyasetine, kara bir leke çaldı. Ne Türkiye ne de Türk Milliyetçiliği için bir gelecek vadetmediğini açıkça ortaya koydu.
Sayın Bahçeli, sen, Cumhuriyetin kurucu iradesinin, Türk milliyetçiliğinin bayrağını düşürdün. Sen onu, saray kapısına serecektin ki, biz razı olmadık. Milliyetçilik saray bahçelerinde kök salmaz. Kongrede önüme çıkacak cesaretin yok. Kendi delegenin karşısına çıkacak cesaretin yok. İstanbul’dan aday çıkaracak cesaretin yok. Millete küfredenler iktidardan aldığı milyarlık ihaleler alanlar hayasızca sokakta geziniyor. Kapalı kapılar ardında Erdoğan bile tavır koyuyor ama senden ses yok.
Sayın Bahçeli, Türkiye seninle yeterince zaman kaybetti.Ben de seninle daha fazla vakit kaybedecek değilim. Sanma ki söyleyecek söz bitti. Sanma ki bu cesur yürekler seni affetti.İYİ Parti'nin büyük hedefleri var. Sen geç köşeye otur, biz memleket meselesi konuşalım.
‘İYİ Parti, Türkiye’yi kısır döngüye mahkum eden bu düzene çomak sokmaya devam edecek. Siyaseti, gerçek gündemiyle yani milletle ve milletin dertleriyle buluşturacağız. Türk siyasetinin, saray tiyatrosu olmasına da, ağız dalaşına dönmesine de müsaade etmeyeceğiz. Unutmayalım burada rahatça konuşabilelim diye kanını sebil eden ana kuzuları, vatan evlatları var.
Onlar analarının kuzuları ama Türk yurdunun da fedaileridir. Onlar şehittir ve şehitler diridir. Allah milletimize sabır versin. Allah devletimize zeval vermesin.Bu topraklarda her şehit babasının dilinden iki kelime düşer; Vatan sağ olsun. Ve o kahramanların gözü yaşlı anaları. Siz yalnızca birer ana değil birer ocaksınız. O ocağı tüttürecek düşmanı güldürmeyeceğiz. Herkes bıraksa bile andımız olsun bu davayı kıyamete kadar güdeceğiz!!
AF KONUSUNDA İKTİDARIN DURUNUŞUNU ANLAYAMADIK
İdam Meclis'ten gelirse onaylarım diyen Erdoğan'a sesleniyorum, adım atmıyorsun ama laf atıyorsun. Milleti kandırmaktan vazgeç. İktidarın küçük ortağı bir af teklifi açıkladı. İktidar devlete karşı suçlar affedilebilir diyor. Af konusunda iktidarın duruşunu henüz anlayamadık. Bazı kişileri güvence altına mı alacaklar? FETÖ'nün kodamanlarını mı salacaklar, açılım sürecindekileri mi salacaklar belirsiz.
Ama teklif ettikleri şu; terörü finanse eden uyuşturucu kaçakçılarını affedelim, hırsızları, dolandırıcıları affedelim diyorlar, bunlar yetmiyormuş gibi Türklüğe hakaret edenleri de affedelim diyorlar. Tekeden süt sağmaya çalışıyorlar.Gerekçe olarak da diyorlar ki kurduğumuz Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi şerefine bunları affediyoruz. Bunun şerefine mi 50 bin torbacıyı salmak istiyorsunuz? 160 bin kişinin tamamını FETÖ'cü hakimler mi hapsetmiş. Elbette mağdur olanlar vardır. Sen devletsin bunun ayrımını yapabilecek hafızan var.
Mağdurların yanında duran sadece İYİ Parti’dir. Anayasa'nın askıya alındığı yüksek yargının çay bahçesine döndüğü dönemde konuşmamız gereken hukuktur, af değil. Türk Yargısı bir an önce iktidarın tasallutundan kurtulmalıdır. Aslında hukuk devletine dönüşü konuşmalıyız.
Damat Bey aradığı aklı, Amerikan istihbarat örgütünü yapılandıran McKinsey'de bulmuştu. Olmaz dedik. Sayın Erdoğan’ın önüne anketler gelmiş olacak ki, damat falan dinlemedi. O da olmaz dedi. Yarın ekonomi daha da darboğaza girdiğinde, inşallah “Damat da beni kandırmış” demez.
EVE GİTTİĞİNDE KAYINBABANA SOR...
Damadın şifası yok, ama lafı çok. “McKinsey’ye karşı çıkmak, ya cehalet, ya ihanettir” dedi. Eve gittiğinde kayınbabanla konuşup anlaşın. Ama bil ki; İYİ Parti, vatansever yuvasıdır. Biz ihanet nedir bilmeyiz. Cehaletiyse 15 günde çöken orta vadeli ekonomi programında ara.
Ülkemiz derin bir ekonomik kriz yaşıyor. Sayın Erdoğan diliyle inkâr ediyor ama, yaptıklarıyla da ikrar ediyor. Son olarak, Pazar günü partisinin kampında, aynı konuşmanın içinde, hem “Kriz yok” dedi, hem de “İşadamlarımız bu krizi fırsata çevirebilir” dedi. Doğalgaza her ay zam yapıyorsun. Seni şimdi zabıtaya mı şikayet edelim? Üstelik haber yaptırmıyorsun. Bütün haber ajanslarına el koysan da olanı biteni gizleyemezsin.
Domatesin kilosu 15 lira olmuş, hâlâ “kriz yok” diyorsun. Bir çay-simit hesabı yap da, gör bak, kriz var mı, yok mu? Bize "sabır" diyorsun ama, lüksten, şatafattan vazgeçmiyorsun.
Süper lüks uçaklarla ilgileniyorsun. Sarayın günlük harcaması 2 milyonu buluyor. Şunu bir kenara yaz; Sen, bulgur pilavı-ayranla yetinmedikçe, millete “sabır” diyemezsin!
İYİ PARTİ olarak uyardık. "Bu kafayla giderseniz ülkeyi batırırsınız" dedik. Dinletemedik. “Liderler bir araya gelsin. Etraflıca konuşalım. Çıkış yolu bulalım” dedik. Oralı olan yok. Teklif ve çözüm önerilerimizi milletle paylaştık. “Alın uygulayın” dedik. Oralı olan yok.