Necati dedenin "iyilik yolculuğu"

Muğla'da, çok sayıda kedi, tavşan ve tavukla ilgilenen 90 yaşındaki Necati Tezcan, güçlükle yürümesine rağmen her gün bir kilometre uzaklıktaki semt pazarından topladığı sebze ve meyvelerle hayvanlarını besliyor Necati Tezcan: "Yürüyemeyecek haldeyim ama hayvanlarımı aç bırakamam. Her gün esnafın kenara ayırdığı sebze ve meyveleri hayvanlarıma taşıyorum. Bu sayede yiyecekler de israf olmuyor"

Muğla'da yaşayan 90 yaşındaki Necati Tezcan, ilerlemiş yaşına rağmen bir kilometre uzaklıktaki semt pazarında satılamayacak durumdaki sebze ve meyveleri toplayarak yolunu gözleyen hayvanlarını besliyor.

Menteşe ilçesinde oğluyla tek katlı evlerinde yaşamını sürdüren Tezcan, evinin bahçesinde 10 kedi, 15 tavşan ve 15 tavuk besliyor.

Çevresinde hayvanlara duyduğu sevgiyle bilinen Tezcan, hayvanlarının aç kalmaması için her gün aynı saatte "iyilik yolculuğu"na çıkıyor.

Necati dede, ilerlemiş yaşına rağmen "Hayvanlarım aç kalmasın" diyerek akşam saatlerinde sepetiyle semt pazarının yolunu tutuyor. Evinden 1 kilometre uzaklıktaki pazar yerine dinlenerek ulaşan Tezcan, yere atılan ya da bir kenara bırakılan, hayvanlarının yiyebileceği sebze ve meyveleri sepetine dolduruyor. 

Ardından dönüş yoluna geçen Tezcan, dinlene dinlene 1 kilometrelik yolu yaklaşık bir saatte tamamlayarak evine ulaşıyor. Bu sırada evinin bahçesinde kendisinin yolunu gözleyen hayvanlarına sepetinde taşıdığı sebze ve meyveleri veren Necati dede, bir gün daha hayvanlarının karnını doyurmanın huzuruyla evine giriyor.

"Yürüyemeyecek haldeyim ama hayvanlarımı aç bırakamam" 

Semt pazarına yürümesini "iyilik yolculuğu" olarak adlandıran Tezcan,  AA muhabirine yaptığı açıklamada, küçük yaşlardan itibaren hayvanları çok sevdiğini, can dostları için her cefaya katlandığını söyledi.

İlerleyen yaşı nedeniyle hayvanlarına bakmakta güçlük çekse de ömrü yettiğince küçük canlıları yalnız bırakmayacağını anlatan Tezcan, şöyle konuştu:

 "Bana 'Sen de yaşlandın, kendine zor bakıyorsun' diyorlar ama ben ne olursa olsun hayvanlarıma bakmaktan vazgeçmiyorum. Yürüyemeyecek haldeyim ama hayvanlarımı aç bırakamam. Her gün esnafın kenara ayırdığı sebze ve meyveleri hayvanlarıma taşıyorum. Bu sayede yiyecekler de israf olmuyor. Eşimi kaybettikten sonra hayvanlarım yoldaşım oldu. Kediler için zaman zaman mama, tavuklar için de buğday alıyorum. Hayvan sevgisi gerçekten anlatılmaz bir duygu. Belimde rahatsızlıklar var. Uzun süre yürüyüş yapamıyorum ama yine de dinlene dinlene pazara gidip geliyorum."