Stat krizine Delican'dan yorum

Alsancak Stadı'nın otopark krizinden, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı'nın İzmir'in çöpünü yakma teklifine kadar son günlerin tartışma konusu olan haberleri değerlendiren AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican; " Ya çok yorgunlar ya da işi yokuşa sürmekten siyasi rant umuyorlar."

Alsancak Stadı'nın otopark krizinden, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı'nın İzmir'in çöpünü yakma teklifine kadar son günlerin tartışma konusu olan haberleri değerlendiren AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican; " Ya çok yorgunlar ya da işi yokuşa sürmekten siyasi rant umuyorlar. Amansız bir 'çözümsüzlük' hastalığının pençesinde gibiler. " diyerek CHP'li belediyelerin kriz yönetimlerini eleştirdi. Delican; Konak Belediyesi'nin Büyükşehir Belediyesinin otopark mevzuatını gerekçe göstererek Alsancak Stadı’na inşaat izin ruhsatı vermemesi ile birlikte yeniden gereksiz bir kriz ortamı yaratıldığını, ortaya çıkan tablonun yine ' üzüm yemekten çok, bağcıyı dövmek' tablosu olduğunu söyledi.

MASAYA YATIRIP TARTIŞMALI...

AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican, sözlerini şöyle sürdürdü;  " Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan stat projesine yer altı otoparkı eklenmesini talep eden Konak Belediyesi; uzlaşma sağlayamayınca ruhsat talebine olumsuz yanıt veriyor. Tamam, diyelim ki ortada uygunsuz bir durum var. Neden masaya yatırmıyorsunuz?  Uygun hale getirilebilecek, projenin önünü açacak bir formül neden aranmıyor? Neden taraflara giderek çözüm üretmeye çalışmıyorsunuz?"  İzmir'de CHP'yi yerel yönetimlerin denklemleri hep aynı formülle çözmeye çalıştığını söyleyen Başkan Delican; "Hep aynı matematik, olmazcı anlayış! Dün, hükümet stadı yıkıp, AVM yapacak diye ortalığı birbirine kattılar. Çıktık dedik ki; asla böyle bir şey söz konusu değil.  Bugün yönetmeliği gerekçe göstererek inşaat için ruhsat izni vermiyorlar. Yok mudur bunun bir çözümü? Konak Belediyesi bürokratları, Büyükşehir'inkilerle bir araya gelerek yönetmeliği, otopark yerini gözden geçirmeye mi üşeniyor? Bakanlığa başvurmaya mı üşeniyor? Yoksa; atalım kuyuya bir taş bakalım hangi deli çıkaracak seyrindeler mi?  Devletin kurumları, koordineli ve uyumlu çalışmalı, sorunların çözümü noktasında birleşmeli, diyalog içinde olmalı ki; önümüz açılsın. Yok, bu bir siyasi taktikse eğer ancak İzmir'e ve İzmirli'ye kaybettirir" diye konuştu.

SÖZLÜKLERİNDE "BERABER" YOK ...

Bir 'olmaz' yazısıyla yıllardır tartışma konusu yaptıkları Alsancak Stadı'nı yine bir kör kuyuya çevirmeye çalıştıklarını belirten Başkan Delican; İzmir'de pek çok yatırımı gerekirse hükümet yerel idare işbirliği içinde hayata geçirerek, İzmir'i kalkındırmak, insanların hayatını kolaylaştırmak amacında birleşmekten asla kaçmadıklarını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Sözlüklerinde 'beraber yapmak'  yok. Kriz üretim makinesi gibiler. Şimdi de çekilmiş, tek kelime etmeden seyir içindeler. Çözüm aramadıkları gibi; iki satır bir açıklama yapmamakta da direniyorlar. Bu hali anlamakta gerçekten zorlanıyorum. Gerçekten merak ediyorum.  Sayın Aziz Kocaoğlu; orada ne yapmak istiyor? Kafasının arkasında ne var, açıklasın.  AVM yapacaklar dedi. Böyle bir planımız yok, yapmayacağız dedik. İzmir'i aynı yerde, daha dayanıklı, kapasitesi genişletilmiş, çağdaş bir komplekse kavuşturmak için düğmeye bastık. Okyanusları geçirip bir kaşık suda boğmak bu olmalı. Kamuoyunu, beraberce çözülebilecek sorunların krizleri ile meşgul etmekten vazgeçmeliler."

İZMİR'İ KÜME DÜŞÜREN ANLAYIŞ...

Yapımı devam eden katık atık tesisinde, İzmir'in çöpünü de yakabileceğini söyleyen Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün'ün açıklamalarını hatırlatan AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican; her şeyden önce İzmir'de yaşayan bir vatandaş olarak hicap duyduğunu ifade etti. Delican konuyla ilgili şunları söyledi; "İşte bu anlayışları her İzmir'i küme düşürüyor. Türkiye'nin üçüncü büyük şehri, Ege'nin başkenti İzmir'e, basit bir belediyecilik anlayışı ile ürettiği proje üstünden Manisa’nın belediye başkanı el uzatıyor.  Hem de temel hizmet noktasında. İzmir'in çöpünü biz yakabiliriz diyorlar. Gerçekten üzücü. İzmir'in yerel yönetimi, çok basit sorunları dahi çözmeye erinen ya da imtina eden bu anlayışlarında ısrar ettikçe, kan kaybediyoruz, itibar kaybediyoruz. Oysa yapılacak olan belli. Oy hesaplarıyla siyasallaştırılmış belediyeciliği bir kenara bırakacaklar. İzmir'in yararına, hakkına sahip çıkacak konsensüslerden kaçmayacaklar. Birlikte yapalım, birlikte çözelim demekten çekinmeyecekler. Bugün yerel hizmet koltuğunda onlar oturuyorlar, sorumlular, unutmasınlar. Biz yapıcı olmaya, çözüm ortağı olmaya her zaman hazırız. Yeter ki; havanda su dövdürmesinler."