"Tarihsel boyutta İzmir'de büyük depremler kaçınılmaz"
Büyük 17 Ağustos depreminin 18.yıldönümünde gündeme gelen en önemli konulardan biri yine alt yapı yetersizliği ve başta büyükşehirler olmak üzere Türkiye genelinde yapılan konutların depreme ne kadar dayanıklı olduğu hakkındaydı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener'de bugüne özel yapılan basın toplantısında uzunca bir süredir basını meşgul eden olası Marmara depremi üzerine konuştu. Özener açıklamasında beklenen depremin 7 büyüklüğünde olacağını ve uzmanlar tarafından yakın gelecekte olacağını belirtti. 21 Temmuz gününden bu yana 8 bin adet deprem kaydedildiğini söyleyen Özener, deprem hareketliliğine dikkatleri çekerek devam edeceğini söyledi.
Siyasetçiler iç çatışmayı bırakmalı, kentsel dönüşüme odaklanmalı
İstanbul depremi kadar İzmir ve çevresinde de yaşanan, özellikle son Bodrum Depremi de halkı oldukça korkuttu. İzmir Emlak Kulübü Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Rıdvan Akgün,1999 yılında 7,5 büyüklüğünde gerçekleşen bu üzücü olayın yıldönümünde,Türkiye'de bilinen ancak görmezden gelinen kentsel dönüşüm gerçeğini değerlendirdi. Depremle ilgili çıkan yasaların yeterli olmadığını söyleyen Akgün, 18 yıldan bu yana Türkiye'de kentsel dönüşüm çalışmalarının sekteye uğradığını belirtti. Bunda yerel ve genel siyasetçilerin kendi içlerinde çatışmaları ve anlaşmazlıklarının etkili olduğunu vurgulayan Akgün, adeta kaplumbağa hızında ilerleyen bu dönüşüm sürecinde riskli binaların yeniden yıkılıp yapılması gerektiğinin altını çizdi. Rıdvan Akgün, Van depremini örnek gösterdi, yaşanan can ve mal kayıplarına dikkat çekti. Bunları görmezden gelmeyerek ders alınması gerektiğini, Türkiye'nin deprem kuşağında bir ülke olduğunu söyledi.
İzmir'de 7,2 büyüklüğünde deprem olması halinde 10 binden fazla bina yıkılır
Yetkililerin gerekliği tedbirleri almadığını söyleyen Akgün bu kez İzmir'den bahsederek, kentte 200 bin'den fazla binanın yıkılıp yeniden yapılanmayı beklediğini dile getirdi. 4 yıl önce çıkan yıpranmış binaların yeniden yapılandırılmasıyla ilgili yasanın henüz yüzde bir bile gerçekleşmediğini söyledi. Rıdvan Akgün, "Çevre ve şehircilik bakanlığının merkezi ve yerel yönetimlerle el ele vermediğini sürece kentsel dönüşüm yıllarca devam edecek. Binlerce vatandaş risk altında yaşayacak. İzmir'de 7,2 büyüklüğünde deprem olması halinde 10 binden fazla bina yıkılır. Sonuçları ise tam bir felaket olur. Can kayıplarının sayısını tahmin etmek güç değil. Bodrum'da yaşanan depremin bir benzeri burada yaşansaydı, İzmir haritadan silinecekti. Aziz Kocaoğlu, uzlaşarak kentsel dönüşümü devam ettirdiklerini söylüyordu ancak biz yıllardır yerimizde saymaya devam ediyoruz" dedi.
Deprem gerçeğini bile bile tarihe karışmayalım
Yerel ve ulusal medyada özellikle kendilerini uzman olarak nitelendiren kişilerin medyada adeta felaket tellalı olarak yer aldıklarını ancak konusunda deneyimli jeofizik mühendislerinin ve jeoloji mühendisleri odasının açıklamalarına kulak asılmadığını söyleyen Akgün, "Deprem konusunda mühendisleri kimse takmıyor, başta yerel yönetimler." dedi. Esas dikkat edilmesi gereken konunun göstere göstere gelen depremin sonuçlarının ağır olacağını bilerek davranılması ve tedbirlerin alınması olarak belirtti. Rıdvan Akgün, "Tarihsel verilere bakıldığında da İzmir'de bir çok medeniyet depremlerle yıkıldı. Deprem gerçeğini bile bile umarım bizde bir gün tarihe karışmayız." diye konuştu.