Bakan Dönmez, Niğde'de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda yaptığı konuşmada, enerji alanında birçok başarılı işe bu dönemde imza attıklarını söyledi.
Dönmez, 2000'li yılların başında elektrikte yetersiz bir üretim söz konusu olduğunu belirterek, yapılan yasal düzenlemeler ve yatırımcının güvenmesi sayesinde çok fazla kamu kaynağı harcanmadan elektrik alanında son 15 yılda 100 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirildiğini ifade etti.
Bunun sayesinde artık elektrik arzının tüketimden daha fazla hale geldiğini belirten Dönmez, "Birkaç yıl öncesine kadar elektriği ithal ediyorduk. Sonraki yılda ihracatımız ithalatımızdan daha fazla oldu. Elektriği üretmek yetmiyor. Sadece santral kurmanız yeterli değil. Santralde üretilen elektriği yüksek gerilim hatlarıyla nehirleri, dereleri, tepeleri aşarak şehirlere götüreceksiniz sonra şehirlerde trafo merkezlerinde gerilimini indireceksiniz, mahalle mahalle, sokak sokak, bina bina, iş yeri iş yeri, hatta tarla tarla dağıtacaksınız. İşte iletim ve dağıtım şebekesinin toplam uzunluğu 1 milyon 420 bin kilometre. Aşağı yukarı Ekvator'u 35-40 defa tur atacak kadar şebekemiz var." ifadelerini kullandı.
FATURALARDAKİ DAĞITIM BEDELİ
Elektrik faturalarındaki dağıtım bedeliyle ilgili farklı algılamalar olduğunu dile getiren Dönmez, şöyle konuştu:
"Dağıtım bedeli sadece sayacı okuyup da faturayı size bırakma bedeli değil. Elde ettiğimiz enerjiyi bu şebeke vasıtasıyla sizlere kadar götürmenin yapım ve işletme maliyeti var. Elektrik üretim sektöründe 60 bin kişi çalışıyor ama dağıtım-iletim tarafında bunun iki katı insan çalıştırıyoruz. 120 bin kişi çok daha zor koşullarda siz evinizde sıcacık odanızda uzanırken, gece gündüz demeden çalışıyor. İşte bu şekilde çalışan binlerce teknisyenimiz var. Oluşan maliyetler de doğal olarak elektrik dağıtım bedeli olarak da size yansıyor. Toplam faturamızın içerisinde dağıtım bedelinin payı yüzde 30, vergiler hariç yüzde 35. Avrupa ortalaması dağıtım bedeli vergiler hariç yüzde 50. Atmosfere açık koşullarda bazı yerlerde hatları yerin altından götürüyoruz. Şebeke, şehirlerimiz büyüdüğü için zaman zaman yetersiz kalabiliyor, eskiyor, asmosferik koşullar nedeniyle yıpranmaya uğrayabiliyor. Her yıl iletim dağıtım için ayırdığımız kaynağın tutarı 9,5 milyar lira. İşletme gideri olarak da 17,5 milyar lira ayırıyoruz, etti 27 milyar lira. O 27 milyar lira dağıtılan-satılan elektrik birimine bölündüğünde dağıtım bedeli olan rakam ortaya çıkıyor."
Doğal gaz dağıtım çalışmaları hakkında da bilgi veren Dönmez, 2000'li yılların başında 5 büyükşehirde ve 50 ilçede doğal gaz varken bugün 81 ilin tamamına ve 510 ilçeye doğal gaz ulaştırıldığını anlattı.
BORON TALEBİNE YETİŞEMİYORUZ
Ülkenin giderek büyüdüğünü ve talebin arttığına işaret eden Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Artan talebi karşılamak için altyapı noktasında ciddi yatırımlara ihtiyacımız var. Bunları karşılamak için de kaynağa ihtiyacımız var. Para basarak bunlar olmuyor. Akıllı yönetimle ancak bu kaynakları biriktirme ve yönetme şansınız var. Eğer hukuk düzeniniz, güvenliğiniz yeterliyse o zaman yabancı yatırımcı da çekiyorsunuz. Nükleer, mesela 50 yılık hayalimizdi şimdi gerçekleşiyor. Santral projesi başladı, inşallah cumhuriyetimizin 100. yılında ilk nükleer reaktöre sahip olacağız. Maden tarafında da ciddi hamlelerimiz var. Orada hem ithalatımız hem ihracatımız var. Hedefimiz ithalatımızı azaltıp ihracatımızı artırmak. Katma değerli ürünlere ağırlık vermek zorundayız. Bunlardan bir tanesi geçtiğimiz ay tanıtımını yaptığımız bor katkılı temizlik ürünü. Boron talebine yetişemiyoruz. Baştan bu kadar talep geleceğini arkadaşlar ön görmemişti. Üretim hızını iki katına çıkartmamıza rağmen şu anda talebe yetişemiyoruz. Ama yine fabrikanın kapasitesini artıracağız ve o talebi karşılayacağız. Şimdiden yurt dışından da talep gelmeye başladı."
YORUMLAR