İşin özü şu son bir ay propaganda için yoğunlaşan bir süre. Bir de bizim belediye başkanlarımızın olmadığı yerlerde adaylarımızı belirledik zaten. Farkındaysanız tartışmalar genelde bizim adaylarımızın olduğu yerler. Dolayısıyla geç atama tartışmalarını doğru bulmuyorum.
-Geçen hafta 18 saat süren bir toplantınız oldu, Kaftancıoğlu istifa etti. Garip gelmiyor mu?
Parti içindeki tartışmaları ben partinin özel hayatı olarak görüyorum ve kamuoyu önünde tartışmayı doğru bulmuyorum. Canan hanımın duygusal bir nedenle bu tweeti attığını biliyorum, sonra da geri aldı.
-Bir CHP yöneticisinin bunu yapma hakkı var mı?
Elbette yok. Kendisine de söyledim. Atılan tweetin doğru olmadığını söyledim. Zaten bir il başkanının bunları yapmaması gerektiğini söyledim.
-İstifasını istediğinize ilişkin haberler oldu
O konulara girmek istemem.
-Peki Canan hanım seçime kadar devam edecek mi?
Edecek, sonrasına bakarız
-Zannedilenin aksine en kolay Tunç Soyer geçti. Neden Tunç Soyer?
Tunç Soyer Seferihisar'da başarılı bir belediyecilik yaptı. Küçücük bir beldeyi aşağı yukarı bütün Avrupa'ya tanıttı. İzmir'i yönetecek de bir kapasitede. Aziz bey 15 yıl boyunca belediyeyi yönetti. O da başarılı bir yöneticilik yaptı, yoruldum dedi. Tunç beye gelen eleştiriler haksız. Bu tür eleştirilere muhatap olmasının özünde yatan neden şu, bu kişi çok değerli İzmir'i alacak. O yüzden böyle bir tartışma başlattılar.
İki bölümü var tartışmanın, Bir tanesi babası ile ilgili sayın Cumhurbaşkanı " 12 Eylül'ün işkencecisi" diyor. Diğer taraftan Güleni ilk yargılayan isim
Babası nedeniyle niye bir evlat yargılanır. Sevgili peygamberimizin veda hutbesinde "Baba oğlunun suçu üzerine, oğlu da babasının suçu üzerine suçlanamaz." Eğer bir insan gerçekten Müslüman ise babadan ötürü oğlunu suçlamaz. Kaldı ki babası suçlu değil ki, babası kamu görevlisi. Yaşar Okuyan geldi o davalarda ölüm cezası ile yargılanan bir isim.
Gayet açık ve net olarak ben oyumu vereceğim demiş. Aramış Soyer'i "O konulara hiç girme ben anlatacağım" demiş. Kalkıp oğlunu suçlayalım demek Ortaçağ zihniyetidir. Biz, yüz yıldayız siz kalkıp neyi suçluyorsunuz. Belediye başkanlığına ilişkin hiçbir söz söyleyemiyorlar. Benim için de yaptılar, devletin bütün arşivilerini taradılar. E bu adam savcı, oturmuş iddianameyi hazırlamış. Başarılı bir hukukçu. Kalkıp da Soyer'i buradan yargılamak, gölgelemek mantık alır şey değil.
-Örgüt elebaşının 3 yıl hapis yatmasının arkasında olan isim o?
Bunun için Tunç Soyer'i ödüllendirecek değiliz ki.
Kılıçdaroğlu 'AİHM'e kadar götüreceğiz' dedi ve ilk kez anlattı! Kılıçdaroğlu 'AİHM'e kadar götüreceğiz' dedi ve ilk kez anlattı!
-Neden Tunç Soyer?
Başarılı, çalışkan, Atatürkçü, halkı seven, toplumun her kesimiyle ilişki kurabilen kişi. İzmir'i gayet iyi yönetebilecek bir kişi. Kendisine bu bölgeyi en önemli kültür merkezi haline dönüştüreceksin, tarım, sanayi merkezine dönüştüreceksin dedim. Herkes İzmir'i görmeye gelecek.
-İzmir ilçe adaylarını belirlerken kendisine soruyor musunuz? Ben İzmir'deki oranlara baktım, yüzde 80'inin değiştiriyorsunuz. Çoğu da başarılı. Neden?
Değişim önemli. Değişikliği yaparken il başkanıyla, büyükşehir adayıyla, milletvekillerimizle, hazırlanan raporla karar alıyoruz. Değiştirmek gerekiyorsa değiştiriyoruz. Bazı yerlerde alınan kişi yerine kadın veya genç aday koymuyorsunuz.
Örgüt istiyorsa onu yapıyoruz. Bundan 3-4 ay öncesinde illeri vekil arkadaşlarımız arasında paylaştırdık. Arkadaşlarımız buralarda kimler aday olabilir diye raporlar gönderdi. Artı bir memnuniyet araştırması yapıldı. Aday adayları çıktı ortaya onlarla ilgili anket çalışmaları yapıldı. Bütün bu çalışmalar getirildi, hepsi masaya yatırıldı. Bu arada geçen dönemde yaşamadığımız bir konu İYİ Parti ile de müzakereler yürüttük. Saadet Partisi ile dirsek teması yaptık.
-HDP ile var mı?
Hayır.
-Memnun musunuz?
Memnunuz. Oturuyorsunuz karşılıklı ödün veriyorsunuz. Oturduk tekrar görüşmeler yaptık. Bizden iki arkadaş, İYİ Parti'den iki arkadaş gece geç saatlere kadar çalıştılar. Bakın bir adayı belirlemek zordur. Bizim bütün aday adaylarımız, belediye başkanlarımız değerlidir. Sayın Aziz Kocaoğlu başarılı bir adaydır.
-Ama geldi ilk açıklamasının aksine aday olmak istiyorum dedi
Söylediğim gerekçelerle, artık yoruldum demişti. Biz o sözü, yoruldum, yapmak istemiyorum dedi. Tunç Soyer beyin adı da ortaya çıkmıştı. Daha fazla uzatmak istemedik.
-Bir lidersiniz en son benim dediğim olacak demiyor musunuz hiç?
Tek adam dediğimiz rejimi en çok eleştirenlerden biri benim. Elbette karar alınması gerektiğinde ben gerekeni yapıyorum. Genelde söylediğim gibi gelen raporlara, görüşlere, anketlere göre bakıyoruz. Birden fazla aday adayı varsa tartışmak gerekiyor .
-En son sizin dediğiniz oluyor mu?
Elbette oluyor.
-İmamoğlu öyle mi oldu?
Öyle oldu. İmamoğlu'nun çalışmalarını öteden beri izliyorum. Genç, çalışkan, dinamik elbette diğer adaylarımız da öyle. İmamoğlu'nun güzel bir iletişimi var. Gerçekten çalışkan, kapsayıcı, kapsayıcı bir dil kullanan isim. Yoksulların olduğu kesime pozitif ayrımcılık yapan bir isim.
Elbette İstanbul'u yönetir. Göreceksiniz İstanbul'u alacak. Çünkü İstanbullu Ekrem beyi sevdi. Neden sevdi, hiçbir ayrım yapmadı. İki hiçkimseyi rahatsız edecek bir dil kullanmadı. Üç ben İstanbul'u namusumla yönetmek istiyorum dedi.
-Atatürkçü mü?
Elbette Atatürkçü, bu ülkede 81 milyon kişi yaşıyorsa Atatürk'e saygı gösterir. Muhafazakarlar da Atatürkçüdür.
-İmamoğlu daha sağda mı solda mı?
İmamoğlu halkçı bir isim. Sağ sol kavramları, Fransız Devrimi'nden sonra ortaya çıkan kavramlar. Ekrem İmamoğlu kaynakları halk için, vatandaşlar için kullanılması gerektiğini düşünen bir isim. Sağ partiler de böyle bir tercihte bulunabiliyorlar. Bu yüzyıl farklı, yeni sınıflar ortaya çıktı.
-Ekrem İmamoğlu çok çalışıyor. Fakat bana da yöneltilen sorular var. Bir tarafta Binali Yıldırım var. Bakanlık yapmış, bir isim..
İmamoğlu'ndan daha fazla performans bekleniyor. Yeni bir yüz. Gidin beldesine bakın onun yaptığı hizmetleri biliyor. Bütün o yaka İmamoğlu'nun açtığı parkta vakit geçiriyor.
-Efendim o da yol yaptı...
O devletin yaptığı iş, belediye ne yaptı. İmamoğlu belediyeyi nasıl yöneteceğini biliyor. Herkesin değerlerine saygılı. Çünkü siyasetçinin toplumun tüm değerlerine saygı göstermesi gerek. Hiçbir ayrım yapmıyor. Ama öteki taraf yapıyor
-Hangisi üzülecek?
Binali bey Meclis Başkanlığı'na kaybedecek. Bakın ben çok istifasını tartışmadım
-Neden
Şunu söyledim belli konular vardır ki bu konulara itirazı kamuoyunun tepkisinin yansıması doğru olur. Öteki türlü bir siyasi çekişme olur. Eğer Yıldırım istifa etmeden makam arabasıyla propaganda yapacaksa bundan en fazla vatandaşın rahatsız olması gerek. Biz atlayıp onların önüne serersek olmaz
-Canan Güllü, HDP dışında CHP de dahil kadın aday yok diyor
Canan hanım çok haklı. Kadın aday istiyoruz, kadın arkadaşlar da kalkıp erkek adayı söylüyor
-EFENDİM SİZ LİDERSİNİZ
Kalkıp da sizi binlerce kişiyi tanıma şansınız yok. Çoğuyla muhatap olamıyorsunuz. Kim bilir oradaki insanlar bilir. Biz oraya göre tercih yapıyoruz. Birden fazla adayın bir araya gelmesi ile belirliyoruz. Kadın aday olsun ben de istiyorum ancak bize illerden olumlu sonuçlar gelmesi lazım ki biz de onu belirleyelim. Tabi ki kadın aday olmalı. Canan hanımın eleştirisi haklı.
-Şişli'de Gürsel Tekin ve Murat Karayalçın isimleri geçti. Sarıgül DSP'ye geçti kiminle yarışacaksınız?
Biliyorsunuz ben isim vermem, PM’ de konuşacağız. Bu isimlere ilişkin yorum yapmak istemem. Yarın belirleyeceğiz zaten.
SANDIK GÜVENLİĞİNE ÖNEM VERİYORUZ
-Sandığa katılım için ne yapacaksınız? Sizin de kırgın seçmenleriniz var...
Sandık güvenliği konusunda kimse endişe etmesin. Biz CHP olarak ıslak imzalı tutanakların yüzde 96'sını elde ettik. Yüzde 4'ünü alamadık bazı arkadaşlarımız bıçaklandı, salonlara sunulmadı. Bu seçimlerde katılım çok yüksek olacak.
Biz diğer siyasi partilerle de, Millet İttifakı'nı oluşturan partilerle de işbirliği yapıyoruz. CHP'nin dijital altyapısı hiçbir partide yoktur. Dijital altyapımız çok güçlüdür. Bugün eğer 100 yaşında insan oy kullanacak diye ortaya çıkıyorsa bunu sağlayan biziz.
"BENİ ASIL ÜZEN BAHÇELİ'DİR"
-Erdoğan seçim manifestosunda ihaleleri açık yapacağız diyor...
Tank palet fabrikasın nasıl yaptı? Açık mı yaptı? BMC'ye verdi. Kendisine 9 soru sordum cevap yok. Şu kararname 481 sayılı karar. 19 Aralık 2018 altında Erdoğan'ın imzası var. Tank Palet fabrikasının özelleştirilmesine ilişkin karar.
Bakın burada açık açık özelleştirme deniliyor. Kararname burada. Millete yalan söylemenin bir mantığı var mı? Fabrikanın yüzde 49'u Katar Ordusu'na verildi. Erdoğan bir konuşmasında BMC'nin adını zikretti. İhaleye fesat karıştırmaktır.
Katar ordusuna silah fabrikasını satarken yerli ve milli mi olunuyor. Beni üzen Erdoğan değil. Medya ordusu var istediğini söylüyor. beni asıl üzen ben milliyetçiyim diyen bir siyasi partinin bir silah fabrikasının satılmasına sessiz kalmasıdır. Beni asıl üzen Bahçeli'dir, partisidir. Ya dünyada hangi devlet var kendi silah fabrikasını satan. Sen kendi askerine silah üreten bir fabrikanın yüzde 49,9'unu nasıl Katar'a satarsın.
Katar Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile doğalgaz aramalarında birlikte çalışıyor. Ve sen kalkıp bunlara silah fabrikanı satıyorsun. Ben Bahçeli'den bir çıkış beklemiyorum. Milliyetçi kardeşlerim bilsin diye söylüyorum.
Sen kalkıp buna sessiz kalırsan, bunu dillendiririz. Ben bütün Milliyetçi kardeşlerimize sesleniyorum. Milliyetçilik lafla olmaz, orduya sahip çıkmakla olur. Ve şu anda orada bizi subaylarımız çalışıyor. Katarlılar burayı çalıştırdığında burada çalışacaklar mı?
-Efendim ben şimdi kendimi Erdoğan'ın yerine koyuyorum...
Sakın koyma aman
-Efendim belki de silah sanayi gelişsin diye yapılıyordur?
O zaman gelsinler sıfırdan fabrika kursunlar. Bir ülke parası için silah fabrikası satmaz. Silah fabrikaları halkın onurudur. Orada senin subayların çalışıyorsa kendi silah fabrikanı peşkeş çekemezsin.
-Sayın Erdoğan gelse ben sorsam kendisine...
Gelmez efendim gelmez, bu sorulara muhatap olmak istemez. Sorduğum soruların hiçbirine yanıt yok.
-Erdoğan ihaleleri açık yapacağım, şeffaf yapacağım dedi. Sizin manifestonuz ne olacak?
Telefon edip de büyükşehire kupon arazi olursa benden habersiz satmayın diyen kimdi. Yasadışı kayıtlardı efendim onlar.. hiç önemli değil. Erdoğan bilmiyor mu bunları? Erdoğan'ın emri olmadan ne yapılıyor İstanbul'da. 16-9 ne oldu, küstü. Niye yıkmıyorsun? Ranta teslim oluyorsun
Önce rant terimi üzerinde anlaşalım. Bir yerde insanlar toplu yaşıyorsa orada rant vardır. Planlama rantın doğuşuna kaynaklık eder. Rant kim için kullanılacak. Siyasi parti ve yandaşlar için mi orada yaşayanlar için mi? Biz orada yaşanlar için kullanılması gerektiğini söylüyoruz. Biliyorsunuz Üsküdar'da gecekonduları yıktılar, insanları perişan ettiler. Cami de yıktılar
YORUMLAR