Fındıkzade'de oturan Beycan Dilican, geçen hafta çalan telefonunu açınca telefondaki kişi emniyet amiri olduğunu söyledi. Bir hırsızlık operasyonu yaptıklarını, ele geçen bazı para ve eşyalarda parmak izi çıktığını söylüyordu. Dilican paniğe kapıldı. Karşısındaki kişi, evinde ve bankasında bulunan para ve ziynet eşyalarında parmak izi karşılaştırması yapacaklarını söyleyip paraları ve altınları hazır etmesini bankaya gittiğinde dikkat çekmek için arsa alacağını söylemesini istedi. O da öyle yaptı. Bankadaki parayı çekti. Eve döndü. Tekrar arayan dolandırıcılara çektiği para ve evde bulunan altınları verdi. Parayı vermesinin üzerinden birkaç gün geçti ancak arayan soran yoktu. Endişeye kapıldı. Bir tanıdığına yaşadıklarını anlattı.
SAKIN HA - HAYIR
Tanıdığı kişi dolandırılmış olabileceğini söyledi. Soluğu karakolda aldı. Karakolda, kendisini dolandıranlardan şikayetçi oldu. Beycan Dilican ifadesinde, "153 bin dolarım, 100 bin liram vardı. Evde de bilezikler ve cumhuriyet altınlarından oluşan bir kasam vardı. Altınlarla birlikte 1.5 milyonumu aldı. Parayı verirken, verdiğim paradan 200 lira istedim. Çünkü param kalmamıştı. Karşımdaki kişi 'Sakın ha, hayır' diyerek bana 200 liramı bile çok gördü. Çok kötü durumdayım." dedi.
Beycan Dilican, Asayiş Şube Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliğine geldi. Dilican'a kendisinden parayı alan kişiyi teşhis etmesi için geçmişte gözaltına alınan kişilerin fotoğrafları gösterildi. Ancak fotoğraflarda kendisini dolandıran kişinin fotoğrafı yoktu. Yapılan teşhisin ardından Emniyetten ayrıldı. Çocukları ABD'de yaşayan ve zaman zaman ABD'de kalan Dilican'ı dolandıran kişilerin bulunması için çalışmaların sürdüğü bildirildi.
YORUMLAR