Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2023 Haziran’a ilişkin Konut Satış İstatistiklerini açıkladı. Buna göre, Türkiye genelinde konut satışları haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 44,4 azalarak 83 bin 636 oldu. Bu, oransal olarak iki yılın en sert düşüşü olarak kayıtlara geçti. Konut satışlarının azalmasını ise en çok etkileyen sebep bankaların kredi konusunda son dönemde aldığı kararlar olduğunu belirten İzmir Emlak Kulübü Başkanı Rıdvan Akgün, “Konut kredi faizlerinin bugünlerde yüksek olmasından dolayı devletin ve bankaların TL borçlanmasını kabul etmemesi limit sıkıntısını gündeme getiriyor. Böyle olunca da son iki yıl içerisinde 2 milyondan fazla konut satılamadı. Özel bankalar çok yüksek faizler uyguladığı için vatandaş konut alımını durdurdu. Böyle olunca da piyasada arz oluştu. Çok fazla satılı konut var ve satışlar da oldukça düşük” dedi. Akgün, bankaların konut kredi faizlerini düşürüp, yeni ve eski konutlarda ekspertiz değerinin yüzde 50'si kadar kredi kullandırmasının sektöre can suyu olacağını vurguladı.
“Son iki yıl içerisinde 2 milyondan fazla konut satılamadı”
Konut satışlarının azalmasını en çok etkileyen nedenin bankaların kredi konusunda son dönemde aldığı kararlar olduğunu ifade eden Akgün, “Konut almak isteyen, barınma ihtiyacı olan insanlar tamamen nakit para bulunduramadığından dolayı yıllardır geleneksel olarak bankalardan konut kredisini alıyorlar. Konut kredi faizlerinin bugünlerde yüksek olması, devletin ve bankaların TL borçlanmasını kabul etmemesi limit sıkıntısını gündeme getiriyor. Bir vatandaş konut almak istediği zaman bankalardan 250 bin TL’den fazla kredi alamıyor. Enflasyonist reklamlardan dolayı bir dairenin fiyatı 3-5 milyon TL olunca vatandaş bu nakit parayı bulamadığından dolayı konut alamıyor. Böyle olunca da son iki yıl içerisinde 2 milyondan fazla konut satılamadı. Özel bankalar çok yüksek faizler uyguladığı için vatandaş konut alımını durdurdu. Böyle olunca da piyasada arz oluştu. Çok fazla satılı konut var ve satışlar da oldukça düşük” dedi.
“Sektör hareketini eylülden itibaren terk edecek”
Barınma sorunun çözümüne dikkat çeken Akgün, vatandaşların konut alımını özendirilmesi için konut kredi faizlerini düzgün hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. Bankalar konut kredi faizlerini düşürüp, yeni ve eski konutlarda ekspertiz değerinin yüzde 50'si kadar kredi kullandırması sektöre can suyu olacak. İki yıllık sektördeki durgunluk yavaş yavaş hareketini de eylül ayından itibaren terk edecek” sözlerinde bulundu.
Banka kredilerinin bu zamanda tertip olmadığını ifade eden Akgün, “Özel bir bankadan 1 milyon TL kredi alsanız bunun aylık ödemesi yaklaşık 30 bin TL olacağından dolayı 1 milyon TL’ye 10 yılda 3,5 milyon TL olarak geri ödeme yapıyorsunuz. Böyle olunca da dünyanın en pahalı konutunu en yüksek faizini kullanmış oluyorsunuz. Vatandaş da buna rağbet göstermiyor” dedi.
“Okulların açılması, konut satışlarını %30 arttırabilir”
Enflasyonun ve dövizlerin artmasından kaynaklı konut fiyatlarının giderek arttığını söyleyen Akgün, İnşaat maliyetlerinde son iki yıl önceye göre yüzde 500 artış yaşandığını ve geçen yıla göre de yüzde 200 artış kaydettiğini belirtti. Akgün, “Müteahhitlerin yüksek maliyetlerle konut üretmesinden dolayı konut fiyatları da arttırıldı. Böyle olunca konut fiyatları en düşük bir şekilde metropol alanı içerisine baktığınız zaman yeni daireler 2 milyondan başlayan 1+1’ler ve 3+1’ler 7 milyon TL’ye kadar çıktı” diye ifade etti. Eylül ayından itibaren okulların açılmasıyla konut satışlarında bir artış olacağını ve konut fiyatlarında da artışın devam edeceğini söyleyen Akgün, “Yapılan konut satışlara göre son 6 ayı ve son 1 yılı baz alacak olursak eylül, ekim, kasım ve aralık aylarında yüzde 30 gibi daha fazla satış olacağını düşünüyoruz” dedi.
“İkinci el konutların deprem riski talebi azalttı”
Birinci el konutlarda satışların düşük olduğunu ancak ikinci el konutlarda satışların oldukça düşük olduğunu ifade eden Akgün, “Yaşanan deprem felaketinden sonra vatandaşlar yeni konutlara daha çok yöneldi. İkinci el konutların eski ve deprem riski olması talebi azalttı. Kahramanmaraş depreminden sonra eski binalarda insanlarda bir endişe bıraktı. Öte yandan bir de kentsel dönüşümde müteahhitlerin yüksek bedel talep etmesi ikinci el konutların da talebini azalttı. Sattığım parayı alayım, üzerine 3-5 kuruş ekleyerek başka bir daire alayım mantığıyla gidiyorlar. İkinci el konutların fiyatı yenilere göre yüzde 50 oranında. Yani 3+1 aynı yerde yan yana bir apartmanda yeni daire 7 milyon TL olsa eski konut aynı metrekarelerde 2,5-3,5 milyon TL arasında. Ama yenilemesi halinde müteahhit 2-3 milyon TL talep ettiği için aslında bir denklem mevcut. Bu durumda ikinci el konutlarına talebi azaltıyor” dedi.
“Franchise şirketleri Türkiye’ye emlakçı doldurdu”
Piyasalarda birçok emlak şirketlerin mevcut olduğunu söyleyen Akgün, “Dünyada çeşitli franchise şirketleri Türkiye'ye odaklandı ve şirketlere yüzlerce emlakçı doldurdu. Türkiye'de bundan 20 yıl önce 500 bin emlakçı varken bugün 20 milyon seviyesine çıkması emlak sektöründe bir enflasyonu da gündeme getirdi. Sektörde emlakçılar iş yapamamasından dolayı son 6 ayda ciddi bir şekilde birçok emlakçı firmasını kapattı. Sektörde bir kaos var. Güçlü firmalar ve kurumsal mantıkla yatırım yapanlar ayakta kalıyor. Son bir yıl içerisinde Türkiye'de emlakçıların yüzde 40’ı kapandı. Piyasada şu anda yüzde 60 oranında emlakçılar var. Emlakçılık mesleğini yapacak kişilerin liyakatte ve eğitimde olacağını baz alacak olursak sektördeki sorunlar gider ama sektörde sıkıntı oldukça büyük. Bu sıkıntının devamında vatandaş da mağdur oluyor” ifadelerinde bulundu.
Kaynak: Ticaret Gazetesi