Tire ilçesinde yaşayan 48 yaşındaki iki çocuk annesi Toktaş, 2013 yılında ayaklarındaki varis nedeniyle İzmir'de doktora başvurdu.
Özel hastanede iki ayağından varis ameliyatı olan ve taburcu edildikten sonra sağ ayağını kullanamayan kadın, ameliyatı yapan doktora başvurdu.
Doktor, Toktaş'a ayağını kullanamamasının nedeninin psikolojik olduğunu, testlerde sorun gözükmediğini söyledi.
Tire'ye dönen Toktaş, ayağını kullanamaması üzerine devlet hastanesinde tedavi altına alındı.
Doktorlar, varis ameliyatında ayak sinirinin kesilmiş olduğundan şüphelenerek Toktaş'ı, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine sevk etti. Sinir ölçümlerinde Toktaş'ın sağ ayağında "peroneal siniri kesisi" tespit edildi.
Toktaş, kesilen sinirlerin onarılması için özel hastanede yeniden ameliyat olmasına rağmen ayak parmakları ve bileğindeki hareket kabiliyetini kaybetti.
Tire Devlet Hastanesinden yüzde 23 engelli raporu alan Toktaş, avukatı Salih Emrah Ertan vasıtasıyla ameliyatı yapan doktor ve özel hastaneyi Sağlık Bakanlığına şikayet etti ve 2014 yılında 50 bin liralık tazminat davası açtı.
Ameliyata başka doktorun girdiği iddiası
Toktaş, Sağlık Bakanlığından gönderilen evrakta ameliyatına görüştüğü doktorun değil de özel hastanedeki başka bir doktorun girdiğini öğrendi.
Adli Tıp Kurumundan, hekim ve özel hastanenin kusuru olmadığına ilişkin rapor gönderildi. Dosyaya bakan mahkeme, gönderilen rapor doğrultusunda davayı reddetti.
Ertan, yerel mahkemenin kararını İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine taşıdı. Mahkeme, itirazı haklı bularak ameliyatta kusurla ilgili ciddi emareler olduğuna, adli tıp raporunun Yargıtay denetimine elverişli bulunmadığına hükmederek yerel mahkemenin kararını bozdu.
İzmir Tüketici Mahkemesinde dosya yeniden açılırken mahkeme, bu kez Ege Üniversitesinde görevli doktorlardan bilirkişi kurulu oluşturularak rapor alınmasını istedi.
Gönderilen bir sayfalık raporda "Ameliyatta bilinen bir yöntemin uygulandığı, nadir de olsa böyle bir olayın yaşanabileceği, herhangi bir kusurun bulunmadığı" görüşüne yer verildi.
Bilirkişi raporu doğrultusunda tüketici mahkemesi davayı tekrar reddetti, Ertan ise karara itiraz ederek yeniden Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine başvurdu.
"Hayatıma engelli olarak devam ediyorum"
Emine Toktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, varis ameliyatı olduğu günden bu yana hayatının kötüye gittiğini, operasyon için para ödediği Ö.K'nin ameliyata girmediğini öğrendiğinde daha da üzüldüğünü söyledi.
Dava sürecinin 5 yıldan bu yana devam ettiğini, kendisini engelli bırakan doktor ve özel hastaneyle ilgili gerekli kararın verileceğine inandığını ifade eden Toktaş, "Hayatıma engelli olarak devam etmek zorunda kaldım. Eskiden eşimin dükkanında çalışıyordum, artık çalışamıyorum. Ayak bileğim oynamadığı için yolda tek başıma yürürken bile düşme tehlikesi yaşıyorum. Ailemin de psikolojisi bozuldu. Varis gibi kolay gibi gözüken bir ameliyata girdim ve engelli kaldım." diye konuştu.
"Emine Hanım ve ailesinin hayatı altüst oldu"
Avukat Salih Emrah Ertan da ameliyat sırasında müvekkilinin sağ ayak sinirinin kesildiğinin özel hastanedeki doktorlar tarafından saklandığını, hem Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi hem de revizyon ameliyatını yaptırdıkları özel hastanede bunu raporla kayıt altına alıp dava dosyasına sunduklarını söyledi.
Toktaş'ın ameliyatı sırasında yapılan hatanın saklanmaması ve revizyon ameliyatının daha erken yapılması halinde engelli kalmayacağını savunan Ertan, "Emine Hanım ve ailesinin hayatı altüst oldu. Yaşamına eskisi gibi devam edemiyor. Evinde bile yürürken güçlük çekiyor. Yaşam kalitesi bozuldu." şeklinde konuştu.
Ertan, davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını sözlerine ekledi.
YORUMLAR