Cumhurbaşkanı Erdoğan, Arjantin'de yaptığı açıklamada, Cemal Kaşıkçı cinayetine dair değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin tüm imkanlarını kullanarak olayın aydınlatılması için çalıştığını, ancak Suudi Arabistan'dan gerekli desteği görmediğini ifade eden Erdoğan, Veliaht Prens'in de "suç sabit olmadıkça Suudi Arabistan suçlanamaz" şeklindeki savunmasına da tepki gösterdi. Erdoğan, "bu benim inanamadığım bir cevap oldu" dedi.
Erdoğan Kaşıkçı cinayetiyle ilgili şunları dile getirdi:
Cemal Kaşıkçı cinayeti dünya gündeminde önemli bir yer tuttu. Hadiseden haberdar olduğumuz andan itibaren, Kaşıkçı cinayetini aydınlatmak için tüm imkanlarımızı seferber ettik.
Suudi yönetimi tarafından önce inkar edilen, ardından çarpıtılmaya çalışılan ve nihayetinde kabullenilen bu cinayet, Türkiye'nin kararlı tavrı sayesinde açığa çıkmıştır.
Kaşıkçı cinayeti bizim için alçak bir cinayettir ve öyle kalacaktır. Biz bu meseleye siyasi bir mesele olarak yaklaşmadık.
Bu vahşi cinayetin emrini vereninden, uygulayanına kadar tüm sorumluları ortaya çıkartılmadan ne İslam dünyasının ne de dünya kamuoyunun tatmin olması mümkün değildir.
Adli ve idari makamlarımızın, Suudi Arabistan'dan cinayet soruşturması konusunda gerekli desteği göremediğini üzüntüyle belirtmek isterim.
"VELİAHT PRENS'İN İNANAMADIĞIM BİR CEVABI OLDU"
Veliaht Prens'in "suç sabit olmadıkça kimseyi suçlayamayız" yaklaşımını kabullenmek mümkün değildir.
G-20'de liderler zirvesinde Kanada Başbakanı konuyu açtı. Veliaht Prensin buna inanamadığım bir cevabı oldu. İnanılmaz şekilde dediğim konu şu; suç sabit olmadıktan sonra kalkıp da Suudi Arabistan’ı suçlamak olmaz anlamına bir ifade kullandı. Tabii bu dediği hukuk dilinde bir geçerliliği var ama biz zaten adeta suçun sabit olduğu delillerini söylerken, yetkililerin ifadeleri var. Hukuk dilinde bunun bir geçerliliği var ama biz bu suçun sabit olduğuna dair delilleri söylerken, kendi yetkilileri de bunun planlı bir operasyonu olduğunu söylüyor.
YALANLARI ORTAYA ÇIKTI
Yetkililerin Cemal Kaşıkçı'nın başkonsolosluktan çıkıp gittiğini söylemelerine rağmen, dışarıda nişanlısı var. Kaşıkçı konsolosluk binasını terk ettiyse nişanlısının yanına niye gelmesin? Onu niye alıp da oradan ayrılmasın. Bütün bunlar kendilerinin tezatlarıdır ve kendi yalanları olarak ortaya çıkmıştır.
BİZE GELEN BAŞSAVCILARI ELİNDEKİ BELGELERİ BİZİMLE PAYLAŞMADI
Veliaht Prens "ben başsavcımı size gönderebilir miyim" dediğinde, "buyurun gönderin" dedim. Geldi incelemelerini yaptı. Ancak Suudi Arabistan'dan gelen başsavcı, elindeki bilgi ve belgeleri bizimle paylaşmadı. Sadece bizden belge istediler. Biz kendileriyle paylaştık.
YORUMLAR