Son on yıl içerisinde, tüketicinin beslenme bilinci ve ilgisi hızlı bir şekilde artmıştır. Beslenme bilgileri, sağlık iddiaları ve yiyecek reklamları bazen tüketicileri yanlış yönlendirmektedir. (Earl and Wellman 1990 ) Bu ne denle etiket kullanımı ve bilgileri tüketiciyi ikna edecek donanımda hazırlanmalıdır.
Gıda etiketi gıdayla tüketicinin tanışması gibidir. Gıda kodeksi tarafından zorunlu kılınmıştır. Dünya’da ilk defa Amerika’da Federal İlaç Kurumu ( FDA ) besin etiketlerinde yağ , doymuş yağ , kolesterol, kalori, kar bonhidrat , protein, vitamin ve ürünün porsiyon bilgilerinin bulunduğu, kapsamlı bir yasa oluşturmuştur. Türkiye’de öncelikle 2011 yılında düzenlenen Türk Gıda Kodeksi 2014 yılında resmi gazetede yayınlanarak son halini almıştır. Etiket üzerindeki besin değeri bilgileri düzenlenirken genel olarak o ürünün önce toplam ve bir porsiyonluk miktarları daha sonra ayrıntılı besin öğesi bilgileri verilmektedir. Ayrıca enerji, protein, karbonhidrat , yağ ,lif, tuz/sodyum ve tebliğde geçen vitamin ve mineral bilgilerine ve günlük karşılama mik tarı bildirimine etiket üzerinde isteğe bağlı olarak yer verilebilmektedir.
Yeterli ve dengeli beslenmenin öneminin üzerinde bu kadar durulduğu son zamanlarda gıda etiketi okuma alışkanlığı kazandırmak büyük bir stratejik adım olmaktadır. Ne yediğimizi bilmek bizi beslenme konusunda bir adım önde tutuyor. Örneğin yoğurt alıyoruz, nerede üretilmiş ,yağ ,protein oranı ne kadar, kaç kalori, uy gun saklama koşulu, raf ömrü ne kadar, son tüketim tarihi nedir ? Gibi bilgiler ürüne olan güvenimizi art tırı yor. Özellikle son tüketim tarihi geçmiş ürünlerin tüketimi sağlığımız açısından risk teşkil etmektedir. Ayrıca raf ömrünü uzatmak için kullanılan bazı katkı maddeleri (E SERİSİ ) ve koruyucular çin tuzu, aspartam, tatra zin gibi riskli grupta bulunan bazı maddelerin tüketeceğimiz besinlerde ne düzeyde bulunduğu da sağlık açı sından önemlidir.
Günümüzde, tüketicinin bilincinin artması ve yeme alışkanlıklarındaki değişmeler,şişmanlık sorunun artması, estetiğin ön plana çıkması, kalp damar hastalığı ,kanser gibi kronik hastalıkların başta gelen ölüm nedenleri ni oluşturması beslenme ve sağlıkla ilgili konulara verilen önemin artmasına neden olmuştur. Yapılan çalış malara göre insanların sadece %50 ‘si etiket okumaktadır. Ayrıca eğitim seviyesi en yüksek olan ve hala eği timine devam eden kadın katılımcıların besin etiketinde bulunan bilgileri en çok kullanan bireyler oldukları belirlenmiştir. Besin etiketinde yer alan bilgileri kullananlar arasında , genç kesim kendilerini besin etiketi okumaya iten en güçlü sebebin ‘merak’ olduğunu ileri sürerken, yaşlı kesim ise bunun sebebinin ‘sağlıklı beslenme isteği’ olduğunu ileri sürmüştür. Bu nedenle tüketicilerin ürün seçiminde bilinçli olması, bunun yanı sıra da işletmelerin tüketicilere besinle ilgili bilgileri doğru ve anlaşılır bir şekilde bildirmesi gerekmek tedir.
Sağlıklı, bereketli bir hafta diliyorum.
* Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Canan Çinpolat Yüksek Lisans Tezi 2006
*Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 2017 ; 6 (4): 261 - 267 , faydalanılmıştır.
YORUMLAR