İzmir'de 30 Ekim 2020'de meydana gelen ve 115 kişinin hayatını kaybettiği depremin ardından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, 10'u tutuklu 29 kişi hakkında 5 ayrı iddianame hazırlandı. Depremin ardından tamamen yıkılan Rıza Bey Apartmanı ile ilgili iddianame, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek dava açıldı.
10’U TUTUKLU 29 KİŞİ YARGILANIYOR
Rıza Bey Apartmanı'nın tamamen yıkılmasının ardından 36 kişinin hayatını kaybetmesi, 17 kişinin ise yaralanması nedeniyle açılan davanın ilk duruşması başladı. İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu 4 sanık SEGBİS (Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi) ile katılırken, tutuksuz 5 sanık ve davacılar ile taraf avukatları ise salonda hazır bulundu.
SEGBİS aracılığı ile ifadesi alınan tutuklu sanıklardan yıkılan Rıza Bey Apartmanı'nın mimarı olarak projede imzası bulunan Ali Serdar Bayram, resmi evraklara mimar olarak formalite amacıyla imza attığını ancak fenni mesul olarak herhangi bir işlemde bulunmadığını söyledi. 150 gündür cezaevinde olduğunu hatırlatan Bayram, “Bu olayın meydana gelmesinden dolayı çok üzgünüm. Neden cezaevinde olduğumu sorguluyorum. Mimarı ben olarak görülmeme rağmen bu projeyi ben çizmedim. Fenni mesul olarak görülüyorum ama böyle bir sözleşmem yok. Rıza Bey Apartmanı'nın inşaatının devam ettiği yıllarda İzmir'de bile değildim” diyerek suçsuz olduğunu savundu.
BU CANAVARLARIN YALANINA İNANMAYIN
Duruşmanın görüldüğü İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi salonundaki SEGBİS'te meydana gelen arıza nedeniyle diğer tutuklu sanıkların ifadeleri alınamayınca, mahkeme salonunda hazır bulunan tutuksuz sanıkların ifadelerine geçildi. Bu sırada Rıza Bey Apartmanı enkazında hayatını kaybeden Diş Hekimi Zarife Doğan'ın babası ise mahkeme başkanına “Bu canavarların hiçbir yalanına inanmayın” diye seslendi.
SAĞLAM OLMADIĞINI BİLSEM BEN DE OTURMAZDIM
Rıza Bey Apartmanı sakinlerinden tutuksuz sanık T.Ö. ise ifadesinde, eşi ve eşinin iki yeğeninin hayatını kaybettiğini, kendisinin ise enkazdan sağ olarak çıkarıldığını belirterek, “Binada yapılan kentsel dönüşüm toplantılarının çoğuna çalıştığım için katılamadım. Bu toplantılarda ne konuşulduğundan haberim yok. O binada eşimi ve yeğenlerimi kaybettim. Sağlam olmadığını bilsem ben de oturmazdım” dedi.
İzmir'de daha önce meydana gelen depremlerde binada bazı çatlaklar olduğunu anlatan T.Ö., “Binanın depreme dayanıklı olup olmadığını bilmiyorduk. Bazı depremlerde hafif sallantılar oluyordu” diye konuştu.
YORUMLAR