İzmir, ilgi görüyor
İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt:
İzmir, özellikle son yıllarda aldığı göçlerle hızla büyüyen bir kent. Özellikle İzmir’imizin
görece daha özgür, daha batıya yakın yaşam tarzı nedeniyle özellikle beyaz yaka
dediğimiz eğitimli, meslek sahibi çalışan kesimden büyük bir ilgi görüyor. İstanbul’un
başta trafiği ve zorlu yaşam koşulları, insanları İzmir’e yönlendirirken, bu dalgayı
gören başta büyük inşaat firmaları da toplu konutlar, siteler i çin son yıllarda İzmir’i
tercih ediyor. Özellikle Bayraklı sahilindeki yüksek yapı yoğunluğu, öğle vakitlerinde
bile Ankara Caddesi’nde trafik olma durumunu normalleştirdi. Bu sebeple var olan
çevre yolu da kent içi ulaşımın bir enstrümanı konumuna düştü. Bu sebeple daha
sonra daha yoğun bir trafik problemi ile boğuşmamak adına ikinci bir çevre yolunun
hızla İzmir’e kazandırılması gerekiyor. Bununla beraber yeni konutlar, yeni yaşam
alanları inşa edilirken, özellikle imar planlamalarında yeni yollar açılması, mevcut
yolların genişletilmesi de özellikle önemli. Eğer trafik kabusu anlamında küçük
İstanbul olmak istemiyorsak, hem merkezi hükümetin, hem de yerel yönetimin trafik
konusunda son derece ciddi olarak eğilmesi de şart.
İzmir’in öncelikli ihtiyacı
KESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Meriç:
İzmir’in en büyük ihtiyacı konusunda bir fikir beyan etmek gerekirse, açık ara ikinci
çevre yolu ihtiyacını bir numaraya yazabiliriz. Özellikle Bayraklı yeni kent merkezi
bölgesinde yüksek yapı yoğunluğunun yanında kentin hızla, özellikle büyük projelerle
genişlemesi, ikinci çevre yolunu elzem haline getirdi diyebiliriz. Kent büyürken, her
gün trafiğe araç çıkarken, yollarımızın, caddelerimizin aynı kalmasının yanında mevcut
Çevre Yolu’nun artık neredeyse kentin içinde kalması, ciddi bir trafik sorunumuz
olduğu gerçeğini ortaya koyuyor. Kent büyürken, kent içi ulaşım ve alt yapısının da
planlanması büyük önem arz ediyor. Bu konuda merkezi hükümetin planlaması
olduğunu biliyoruz, İzmir İstanbul Otoyolu’nun açıldığı bir dönemde, sıranın bu ikinci
çevre yoluna geldiğini düşünüyor ve bekliyoruz. Öte yandan bu vesile ile eklemek
isterim, kent içi trafiğinin azaltılması yönünde büyük bir etkisi olan metro ve raylı
sistemin 13 km uzatılarak Kemalpaşa’ya ulaştırılması, 25 bin çalışanın her gün sabah
ve akşam İzmir’den Kemalpaşa’ya gidip gelmesinin önüne geçerek önemli bir
rahatlama da sağlayacaktır. Bu konuda KOSBİ içine metronun ulaştırılmasının da bu
proje ile beraber değerlendirilmesi ve hatta öncelikle yapılması büyük önem arz
ediyor.
Gündem ikinci çevre yolu olmalı
TÜGİAD Ege Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Can Yavaş:
Trafik konusu İzmir’in sorunları listesinde hızla bir numaraya çıkıyor. Bunun bir çok
sebebi var, bunların başında da kentin çeperlerinde hızla büyük konut projelerinin
hayata geçirilmesi yatıyor. Bu şehrimizi kuzeyde Çiğli sırtları ve Menemen bölgesine
doğru genişletirken, güneyde Narlıdere Urla aksı hızla tabiri caizse şehir merkezine
dahil oluyor. Gaziemir tarafı da hızla büyüme gösterirken Buca zaten büyüklüğü ve
geçmişten gelen trafik problemi ile zaten bu problemimizin baş aktörlerinden biri.
Böylesi bir kent büyüme yapısı içinde tek bir çevre yolunun tüm bu büyüme yükünü
sırtlaması zaten düşünülemezdi. Artık özellikle sabah ve akşam iş saatlerinde Bornova
Karşıyaka arası kent içi ulaşımın enstrümanı haline gelmiş olan mevcut çevre yolunun
isminin hakkını veremediği de bir gerçek. Bu sebeple İzmir’in bu hızlı büyümesini de
göz önünde bulundurarak yeni bir çevre yolu yapılması, artık gelecek projesi olarak
değil gündemimizin ana konusu olması gerekiyor. Bu konuda merkezi hükümetten
adım, yerel yönetimden de bu adımın atılması konusunda çalışma yapmasını
bekliyoruz.
İzmir’e İstanbul trafiği yakışmıyor
İZİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Serter:
İkinci çevre yolu artık bir proje olmanın ötesine geçerek İzmir için hızla yapılması
gereken bir ihtiyaç haline gelmiştir. Trafik İzmir için ciddi bir sorun olurken, şuan
kullanılan çevre yolu artık kentin ana arterlerinden biri haline dönüştüğünü
görüyoruz. Çevre yolu bu anlamda şehrin trafik yükünü alan, kenti transit geçecek ya
da kent dışına çıkacak özellikle liman trafiğini de düşünürsek araçların hızla kentin
dışına taşınmasının da ana yolunu oluşturuyor. Ancak bugün kullandığımız çevre yolu
bu anlamda bu yükü kaldıramaz vaziyette çünkü kentin içinde kalarak kent içi
ulaşımın bir yolu haline dönüştü. Bu anlamda git gide kent merkezi, trafik yönünden
sıkışırken, artan yapı yoğunluğu da bu durumu tetikliyor. Merkezi rahatlatmak
istiyorsak bu kentin ikinci bir çevre yoluna büyük bir ihtiyacı var artık. İzmir İstanbul
Otoyolu’nun açıldığı bir dönemde gündemin artık İzmir’in ikinci çevre yolu olması
gerektiği de yakıcı bir gerçek olarak ortada duruyor artık. Bu konuda atılması gereken
tüm adımların ivedilikle atılması, bu konuda STK olarak üzerimize düşen bir görev
varsa bundan kaçmayacağımızı da belirtmek isterim. İzmir’e İstanbul trafiği
yakışmıyor, bunun önüne geçmeliyiz.
YORUMLAR