Av baskısı nedeniyle Akdeniz'de artık ender görülen trança, sinarit ve mercan gibi balık türlerini çiftlik ortamında yetiştirmeyi başaran İzmir'deki bir firma, uzun yıllar yeni türler geliştirmek için çaba sarf etti. Yaklaşık 5 yıl önce yeni bir cins üzerinde çalışma başlatan Ar-Ge ekibi, aynı aileden olan trança ve sinariti melezleme girişiminde bulundu.
Başarılı olan melezleme işlemi sonrasında yeni bir cins geliştiren firma, üretim izni için Tarım ve Orman Bakanlığına başvurdu ve "Egeli" ismiyle bu cinsin üretim iznini aldı.
Karaburun ilçesinde bulunan tesislerinde denizle buluşan ve diğer kültür balıkları çipura ve levreğe göre daha hızlı büyüyen "Egeli"nin yaklaşık 1 yıl sonra satışa hazır hale gelmesi hedefleniyor.
- "Çok performanslı bir balık ortaya çıktı"
Akuvatur Su Ürünleri Ticaret ve Sanayi AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Tuncer, yaptığı açıklamada, çipura ve levreğin Türkiye'nin ana üretim modellerinden olduğunu, bu modelin dışına çıkarak yeni türleri üretmek için çalışmalar yaptıklarını anlattı.
Av baskısı nedeniyle Akdeniz'de ender görülen sinarit ve trançayı çiftlikte besleyen tek firma olduklarını belirten Tuncer, kültür balıkçılığında çok bilinen melezleme tekniğini kullanarak yeni bir cins ürettiklerini ve buna "Egeli" ismini verdiklerini dile getirdi.
Bu türü oluştururken çok hassas çalıştıklarını ifade eden Tuncer, "Elimizde iki türe de benzeyen, ikisinin de güzel özelliklerini almış hem lezzet hem de görüntü olarak bizi tatmin edecek bir melez ortaya çıkacak mı diye baktık. Çok performanslı, düzgün bir birey olan Egeli ortaya çıktı." diye konuştu.
- Yurt dışında "asil" olacak
Sinarit ve trançanın üst aile adının "Dentex" olduğunu, bunu koruyarak önüne asil ve kraliyete ait anlamına gelen "Royal"i ekleyeceklerini ve "Egeli"yi yurt dışında "Royal Dentex" ismiyle satışa sunacaklarını aktaran Tuncer, "Egeli, bir yıl içinde yarım kilograma, 1,5 sene içinde de 1 kilograma ulaşıyor, çipura ve levreğe göre yarı yarıya daha hızlı büyüyor. Satış boyutu olarak 1 kilogramı hedefliyoruz ancak bu 6 kilograma kadar büyüyebiliyor." dedi.
Bu balıkların asıl pazarının yurt dışı olduğunu söyleyen Tuncer, şunları kaydetti:
"Yurt dışında özellikle Akdeniz coğrafyasında çok bilinen balıklar. Dolasıyla biz pazarı olan bir cins üretmiş olduk. Egeli üreme noktasına gelmiyor. Bu açıdan çok büyük bir avantaj. Ayrıca bu melez türün denize kaçması söz konusu olabilir. Kaçan balığın doğadaki genetik yapıyı bozma gibi bir riski yok. Bu anlamda da kültür balıkçılığında çevre ile ilgili önemli olan kriterleri göz önünde bulundurduğumuzda bir avantaj sağlamış oluyor. Bu balığın yavrusunu ve yemini satarak dünyanın değişik yerlerinde üretilmesini de sağlayabiliriz. Biz Egeli ile bir yıldız meydana getirmiş olduk. Bu tanındıkça kalitesi de Akdeniz balıklarının temel özelliklerini içerdiği için çok daha ileri noktalara gelecektir diye tahmin ediyoruz."
YORUMLAR