İzmir'de avukatlık yapan Özlem Özel, bir yandan mahkeme salonlarında müvekkillerini savunurken diğer yandan yazıp yönettiği filmle memleketini dünyaya tanıtmaya çalışıyor.
Avukat Özel, evlerini ve yakınlarını kaybettiği 1995'te yaşanan Dinar depreminin ardından ailesiyle İzmir'e taşındı. Etkilendiği olaylardan sonra İzmir'de bir kompozisyon yarışmasında henüz 8 yaşındayken birincilik ödülü alan Özlem Özel, daha sonra senaryo yazmaya başladı.
Hayalinde hep doğup büyüdüğü yerlerin filmini çekmek olan genç avukat, bunun üzerine geçen yıl, hayalini gerçekleştirmek için kolları sıvadı.
Özlem Özel, Gülden Dudarık ile Savaş Özkul gibi tanınmış profesyonel oyuncuların yer aldığı, 1990'lı yıllarda Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde yaşayan ağabey-kardeşin yaşadıkları zorlukları ve kendi aralarındaki sessiz anlaşmazlığı anlatan "Gelincik Kırmızı" filmini çekmeyi başardı.
Söz konusu film, kısa sürede uluslararası organizasyonlarda yer bulmayı başardı.
Özel, zor koşullarda ve imkansızlıklar içinde çektiği filmin başarısından dolayı mutlu olurken, destek verilmesi durumunda yeni filmlerle sinema sektörüne katkı sunmayı amaçlıyor.
- "Yazmak alternatif bir rahatlama yöntemi"
Ceza Hukukçusu Özlem Özel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, avukatlığı, "hayatını sürdürebilmesi için bir meslek", senaryo ve filmi ise "gerçekleştirmek istediği hayali" olarak tanımladı.
İnsanların bu hayatta mutlaka hobisinin olması gerektiğini ifade eden Özel, kendisinin de bu doğrultuda yaşamaya çalıştığını dile getirdi.
Özel, söz konusu filmi çekerken zorluklarla karşılaştığını ama hiç bir zaman pes etmeyi düşünmediğini belirterek, "Yaklaşık 5 yıldır avukatlık yapıyorum. Ama çocukluğumdan itibaren yazmak hep hayalimde olan bir şeydi. Sonunda bu senaryoya dönüştü. Uzun süredir, bu anlamda çalışıyorum ve geçen yıl yaşadıklarım, hikayeler derken yazdığım senaryonun filmini çektik. İnsanlar hayatlarını geçindirebilmek için bir meslek yapmak zorundalar ama mutlaka bir hobinin de olması gerekiyor. Benim de hobim bir şeyler yazmak. Bu dosyalar ve dilekçeler haricinde alternatif bir rahatlama yöntemi." dedi.
- "Festival yolculuğumuz devam ediyor"
Filmi memleketi Dinar'da çektiklerini ve burada profesyonel oyuncuların yanı sıra yerel halkında yer aldığını anlatan Özlem Özel, şöyle devam etti:
"Aslında memleketimdeki insanları anlatmaya çalıştım. Bana esin kaynağı olan bazı insanlar vardı. Ve bu insanlar da filmde oynayınca çok güzel bir eser çıktı ortaya. Filmin çekimini 15 günde tamamladık, kurguyu ise yaklaşık 1 yılda bitirdik. Şimdi yeni yeni festivallere katılmaya başladık. İngiltere'de bir yarışmanın seçkisine katıldık, Toronto'da bir festivalde yarı finalist olduk, şu anda Arjantin'de bir film festivalindeyiz. Bu şekilde festival yolculuğumuz devam ediyor. Ben filmde oradaki insanları tanıtmak istedim, onların doğallığını, masumiyetini aktarmaya çalıştım. Bu anlamda da başarılı olduğunu düşünüyorum. Bu da beni mutlu ediyor. Profesyonel oyuncular bana gerçekten yardımcı oldu. Sadece başrol oyuncular tanınmış kişilerdi, geri kalan herkes Dinar halkından."
Özel, avukatlıkta yaşadığı olayların senaryo yazmasına yardımcı olduğunu dile getirerek, "Kendi insanlarımı, hikayelerimi, senaryolarımı dünyaya duyurmak istiyorum. Ve bundan sonra da hedefim film çekmek olacak. Film çekmek tabii ki yüklü bütçe ve emek istiyor. Destek bulduğum kadarıyla yoluma devam edeceğim." şeklinde konuştu.
YORUMLAR