İlçe Kaymakamı Kasım Fikret Dayıoğlu, Belediye Başkanı Mehmet Eriş, protokol üyeleri, siyasi parti temsilcileri, meclis üyeleri, muhtarlar, sivil toplum örgütleri, gaziler, efeler ve Ödemişlilerin katılımıyla gerçekleşen tören saat 10:00’da yapıldı. Program, Belediye Başkanlığının Atatürk Anıtına çelenk sunmasıyla başladı. Saygı duruşu ve istiklal marşının söylenmesinin ardından üç top atışı yapılarak sirenler çalındı. Günün anlam ve önemimi belirten konuşmasını Belediye Başkanı Mehmet Eriş yaptı. Başkan Mehmet Eriş konuşmasında şunları ifade etti. “Ödemişimizin düşman işgalinden kurtuluşunun 97. yılını büyük bir kıvançla ve coşkuyla kutluyoruz. Hepimize kutlu olsun.
Bugün 3 Eylül…
Samsun’da yakılan özgürlük ateşinin, Erzurum’da, Amasya’da, Sivas’ta ve karış karış tüm Anadolu’da tutuştuğu, Afyon ovasında 30 Ağustos’ta alevden sele dönüştüğü, “ölürsem şehit, kalırsam gazi” diyenlerin, vatan uğruna süngünün üstüne bedenlerini attıkları gündür.
Bu gün, Başkumandan Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde başlatılan Kurtuluş mücadelesinde esareti, tarihin hiçbir döneminde kabul etmeyen karakteri yüksek Türk milletinin Ödemiş’te ateşle imtihan olduğu gündür. Hasan Tahsin’in; “Sen başla, bitiren olur” dediği gündür bugün…Bugün ‘’ya istiklal, ya ölüm’’ diyenlerin, yani bizlerin bu topraklarda özgürce yaşayabilmesi için, ölümü seçtikleri gündür.Bugün Ödemiş dağlarında çiçeklerin açtığı gündür…Bu kutlu gün; bu buram buram şehit kokan gün, vatanımızın kıymetini bilenlere, rengini şehitlerimizin kanından alan şanlı bayrağımızdaki hilalle yıldızın anlamını bilenlere, derdi vatan olanlara, derdi Türk Milleti olanlara kutlu olsun…Bugün Ödemişimizin gurur günüdür.Bugün, yok edilmek istenen bir milletin, işgalden – istiklale, kanıyla ve canıyla yazdığı unutulmaz destanın 97. yıl dönümü. Bu yıl dönümünü de o günkü coşkuyla, heyecanla yaşıyoruz ve kutluyoruz. Bizlere bu bayrağın altında hür bir şekilde yaşama imkânını sağlayan ve bu uğurda canlarını hiçe sayan vatan evlatlarımızın aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.Ödemiş, Mayıs 1919’da düşmana karşı bir araya gelerek ilk kurşunu atan, sivil halk gücünden oluşan Kuvayı Milliye hareketini başlatan, işgal güçlerine karşı çıkılabileceği düşüncesinin tüm ülkede dalga, dalga yayılmasını sağlayan kenttir. Bu sebepledir ki, Ödemiş’in düşman işgalinde gösterdiği direnişi ve 3 Eylül kurtuluş tarihi sadece bir kentin kurtuluş tarihi olarak değil, aziz milletimizin topyekûn bir şekilde verdiği bağımsızlık mücadelesinin sona erdiği tarihlerden de birisidir.
30 Ağustos’ta Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde özgürlüğe tutkun bir ulus, tüm yokluklara, olanaksızlıklara rağmen kurtuluşunu ilan etmiştir.
26 Ağustos 1922’de taarruz emrini veren Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk, aynı zamanda bu milletin en büyük özelliği olan bağımsızlığının yeniden kazanılmasının işaret fişeğini yakmıştır.
31 Mayıs 1919’u 1 Haziran 1919’a bağlayan gecede, Ödemiş’i işgal için gelen düşmana direnen yiğit ordumuz, ilk kurşunu atma onurunu yaşayan Ödemişliler, 3 Eylül 1922’ye kadar geçen süreçte her daim düşmanla çarpışmışlardır. Ve verilen bu büyük, onurlu mücadeleler 3 Eylül 1922’de nihayete ermiştir…
Ödemiş’in yiğitleri, dedelerimiz, ilk kurşunu atarak düşmana karşı verdikleri onurlu mücadeleleriyle bizlere unutulmaz bir miras bıraktılar.
Bizlerde, büyük bir gururla ve onurla, onların bizlere bıraktığı o büyük mirasın emanetçisi olmaya devam ediyoruz ve sonsuza kadar edeceğiz…Bizler bugün bu topraklarda huzur içinde gururla bugünleri kutlamayı,
Ödemiş'in 100 yıllık gururu İlkkurşun'u sıkan Yiğit Ordusu'nun komutanı yedek subay Ali Orhan İlkkurşun'a ve İlkkurşun'da (Hacı İlyas’ta) emperyalizme karşı ilk örgütlü direnişi sergileyen Kuvayi Milliye'nin ateşini yakan yiğitlerdir, kurtuluşun adı,
27 Ağustos 1922 sabahı Mustafa Kemal Paşa'ya telefonda kuşattıkları tepeyi yarım saat sonra alacaklarını bildirmesine rağmen bunu başaramayınca intihar ederek hayatına son veren Miralay Reşat Çiğiltepe'dir kurtuluşun adı,
Yunan ordusunu kovalayarak İzmir’e giren ilk süvari birlikleri komutanı Ferik Fahrettin (Altay)’dır, kurtuluşun adı…
Mustafa Kemal Paşa'yı tutuklamasını emreden telgrafa rağmen “Ben ve kolordum emrinizdedir Paşam!” sözünü söyleyerek Mustafa Kemal Paşa'nın emrine giren Birinci Ferik Musa Kâzım Karabekir'dir, kurtuluşun adı,
İzmit ile Adapazarı'nı geri alıp, Sakarya Meydan Muharebesi'ne katılarak üstün başarılar kazanan Birinci Ferik Kazım Fikri Özalp'dir kurtuluşun adı,
İşgalci İngiliz kuvvetlerine Geyve yakınlarında ateş açarak onları durdurup geri püskürten ve Türk Kurtuluş Savaşı'nı fiilen başlatan ilk komutan olan Mirliva Ali Fuat Cebesoy’dur kurtuluşun adı,
Bahriye Nazırlığı’ndan ayrılan ve Anadolu'daki Milli Mücadele hareketine katılan albay Hüseyin Rauf Orbay'dır kurutuluşun adı..
İşgal altındaki bölgelerde depolarda tutulan silah ve mühimmatın Kuva-yı Milliye'ye kazandıran Mirliva İbrahim Refet Bele'ydir kurtuluşun adı…
İstanbul Hükümeti tarafından ulusal hareketin önderlerinden biri olarak rütbesi kaldırılan, nişanları geri alınan ve idamına karar verilen Müşir Mustafa Fevzi Çakmak'tır kurtuluşun adı,
Mustafa Kemal’in yanında olan, ayaklanmaları bastıran, Poslu Mestan Efe’dir, İsmail Efe’dir, Çaylılı koca Mehmet Efe’dir, Birgili Karaerkek Efe’dir,Hanaylıoğlu Mehmet Emin ve Gökşen Efe’dir kurtuluşun adı,
Düzenli ordu kurulana kadar yirmi aylık bir sürede düşman kuvvetlerinin Aydın kanadından Anadolu içlerine ilerlemesi engelleyen Yörük Ali Efe’dir, kurtuluşun adı,
Bekir Ağa Bölüğü`ne baskın düzenleyerek tutuklu bulunan vatansever ve aydınları kurtarıp Anadolu`ya geçmelerini sağlayan Yahya Kaptan’dır kurtuluşun adı,
Bir Fransız gemisini kaçırmayı başarınca ona layık görülen istiklal madalyasını geri çevirerek "Ben madalya için değil milletim içim savaştım" diyen İpsiz Recep’dir, kurutuluşun adı,
Yüreğiyle destan yazan kadınlarımızdır, kurutuluş
Kağnıyla cepheye silah taşıyan Fatma Nine’dir kurtuluş,
Onbaşı olduğunda neredeyse sadece kadınlardan oluşan birliği ile düşmanın cephe gerisine bir saldırı düzenleyen ve aralarında bir Yunan subayı dahil toplam 25 esir askerle geri dönen Erzurumlu Kara Fatma'dır kurtuluş,
Kocayayla baskınında geri çekilen silah arkadaşlarına cesaret vermek için hızla öne atılınca başından vurularak şehit olan Gördesli Makbule’dir kurtuluş,
Çanakkale’de ölen kocasından kalan tek hatıra elmas küpelerini bozdurup kendine bir tüfek alıp dağa çıkan ve Yörük Ali Efe’ye katılan Emir Ayşe’dir kurtuluş,
Çerkez kadınları örgütleyen Hayriye Melek’dir,
Alaşehir’deki zulmü dünyaya çektikleri telgraf ile duyuran Makbule’ye;
Yunan işgaline elinde silahla karşı koyan
Turgutlulu Çavuş Ayşe’dir kurtuluş.
Ödemişli Fatma’dır,
Köpekli Nuri Çetesi’ne katılan Aydınlı -namı diğer Binbaşı- Ayşe’dir,
Yörük Ali Efe’nin bölüğünde nişancı olarak savaşan Emire Aliye’dir,
Elinde balta ile Menderes Köprüsü’nde düşman bekleyen Arşın Teyze’ye borçluyuz bir bu kurtuluşumuzu..
Bizler bugünleri Kuvayı Milliye'nin ölümsüz kahramanlarına; İnönü'de, Sakarya'da, Kocatepe'de, Dumlupınar'da canları ile destanlar yazıp, "Toprağın kara bağrında. Sıradağlar gibi duranlara",
Soyadını İnönü meydanında çarpışa çarpışa alan Mustafa İsmet’e;
“Geldikleri gibi giderler” deyip, idam fermanıyla çıktığı yolda bir milletin dirilişine ışık tutan, kurtuluşa ve zafere inandıran ve modern Türkiye'nin temelini atan ebedi Başkomutan Mustafa Kemal'e borçluyuz.
Biz bugün burada oluşumuzu, Ay-Yıldızlı al bayrağımızın gölgesinde, vatanın bölünmez bütünlüğü için canlarını seve seve veren şehitlerimize, bir ömür gazilik onurunu taşıyan kahramanlarımıza, dağlarda cansiperane mücadele eden Mustafa Kemal'in askerlerine ve polislerine borçluyuz...
Mustafa Kemal Atatürk'ün izinde sonsuza dek 23 Nisan'ları, 19 Mayıs'ları, 31 Mayıs'ları, 30 Ağustos'ları, 3 Eylül'leri, 9 Eylül'leri, 29 Ekim'leri gururla, onurla, coşkuyla, sevgiyle, umutla kutlamaya devam edeceğiz!
Ödemiş de, İzmir de çiçekler açacak…
Kurtuluş günümüz, özgürlük günümüz, bayram günümüz kutlu olsun.
Yaşa… Varol… ÖDEMİŞ
Konuşmanın ardından Ödemiş Belediyesi halk oyunları ekibi ve İlkkurşun Efeler Derneği’nin gösterilerine yer verildi.
YORUMLAR