Uzun bir bayram tatili sonrası ruhsal olarak arınmış durumdayız. Belki farklı yerleri gezdik, iyi uyuduk, kitap okuduk, sevdiklerimizle sohbet ettik güzelce enerji topladık ama bir taraftan da çok hesap etmeden bol bol da yedik ikramları geri çevirmedik doğal olarak. Uzun süre yaşadığımız bir durum değil bu endişelenmeye gerek yok.Bu yüzden bu yükü üzerimizden atmamız yani bir anlamda bedensel olarak arınmamız çok zor değil. Hemen haydi eller havaya diyelim başlayalım yeme düzeni için kendimizi motive etmeye.
BEN KİLO ALDIĞIMI HİSSEDİYORUM
Genelde böyle tatillerde (7-10 gün) doğal olarak yoğun iş temposundan çıkıp rahatladığınız bir dönem ya şarsınız. Hiç bir şeyi hesap etmek istemez akışına bırakırsınız. İstediğiniz saat geziler,belli saatte uykudan kalkmamak,arkadaşlarlasohbet vs. Fakat bunun yanında yemek yeme geziler gibi çok akışına bırakılacak bir durum değildir bence. Evet mutlu bir ortamdasınız ama mide kapasiteniz belli. İlgimizi yemeğe değilde etraftaki olaylara verebilsek ne güzel olur aslında . Şimdi çok şiş hissediyorsunuz ya, bu tatilşişliğini atmak o kadar da zor değil. Böyle yemeğe devam edersek tabi ki kilo alma yani yağa dönüşüm hızlanacakveeski kilolara dönüşzorlaşacaktır.Ne yapmalıyım ?İlk yapmamız gereken şey öğün saatlerini düzene sokup miktarları gözden geçirmek ve akşam yemeklerinin saatlerini ve miktarını iyi hesap etmek. (Akşam saat 1830-1900'dan sonra uygun değil). Bu iki gündedüzelebilecek bir durum. Zira bağırsak fonksiyonları bu düzene mideden sonra en iyi cevap verecek organımız…Bu iki organ sağlıklı beslenmeyi en kısa sürede yorumlayarak şişliğin azalmasını en iyi şekilde hissettirir size. Bu duruma en iyi yardımcı da günde en az 1.5-2 litre kadar içilecek su olacaktır. Klasik tatil sonrası yaşanan en büyük travmalardan biriside şeker tadından uzaklaşmakzorunluluğu. Gerek şekerli içecekler gerek sütlü ve hamur tatlıları sizi yeterince mutlu ettiği için bunlardan direkt uzaklaşırken onların yerine belli miktarlarda meyve koyabilirsiniz. Şeker ve şekerli gıdalar ilk saatlerde sizinde farkettiğinizölçüde bir zindelik ve mutluluk verirken , bir ikigün sonra sabah uykudan kalkarken bir ağırlık, dinç uyanamama , yorgun olma hissi uyandırır vücutta. Buna ek olarak son yapılan çalışmalarda şekerin bellek düşmanı olduğu net ve açık olarak gösterilmiş durumda. İşte bu duruma uzun süre maruz kalmamak için yapmamız gereken şekerli gıdaları en ama en düşük seviyeye indirebilmek.Tatillerin en büyük dezavantajı (hele hele her şey dahil açık büfeli bir konaklama ise) ana öğünlerde çok yemek olduğu kadar tatlı seçeneklerinin çok olması ve düzensiz atıştırmalık tarzında tüketilmesi kuşkusuz. Harekete gelince bu durumda çok hareket edebilir miyiz acaba? Eğer işin içine biraz da alkol girdi ise durum daha da ilginç bir hal alıyor ve zorlaşıyor… Alkol şeker gibi bir metaboliksüreçten geçerek şekerin bıraktığı gibi bir etki bırakıyor vücutta. Onuda vücuttan temizleyip atabilmek için bekleyin bakalımiki gün daha.
DERHAL HAFİFLEMELİYİM DİYORSANIZ
Tekrar hatırlatmakta yarar var…Yukarıda ifade ettiğim gibi öğün saat ve miktarlarını ayarlamak, belli bir miktarda su içmek önerilerim kesinlikle geçerli olmakla birlikte bir yada iki gün mide ve bağırsaklarınızı rahatlatmak için sebze, salata ağırlıklı beslenilmelidir. Bu çok uzun süreli bir beslenme şekli olmamakla birlikte kan şekerinizi çok düşürecek kadar travmatikte olmamalı. Dahauzun süresağlıklı bir beslenme programına girmek istiyorsanız doktorunuz ve beslenme uzmanınızla görüşmelisiniz.
Tempolu, neşeli ve mutlu bir hafta diliyorum herkese, kolay gelsin…
YORUMLAR