Türkiye'nin gündemini değiştiren gazeteci Rahmi Turan'CHP'li bir ismin Külliye'ye gittiğini ve Erdoğan'ın 'Seni genel başkan yapacağız' dediğini iddia etmişti. İddia gündemden düşmezken Erdoğan söz konusu haberlere cevap verdi. Erdoğan, "Hiçbir CHP'liye genel başkanı olması konusunda telkinde bulunmadık, çünkü Sayın Kılıçdaroğlu'ndan başka ideal bir genel başkan olamaz" şeklinde konuştu.
"CHP'NİN BAŞINDA KİMİN OLDUĞUNDAN BİZE NE"
"Böyle bir görüşmemiz olmadı" diyen Erdoğan, "Bu külliye'ye giren araç da çıkan araç da bellidir. Giriş çıkışlarda hepsinin künyesi bellidir. Herhalde bunlar kendi merkezleri gibi sanıyorlar buraya. Hiçbir CHP'liye genel başkanı olması konusunda telkinde bulunmadık, çünkü Sayın Kılıçdaroğlu'ndan başka ideal bir genel başkan olmaz. CHP'nin başında kimin olduğundan bize ne. Bu konu CHP'ye oy verenleri delegelerini alakadar eder. Olmayan bir şeyi ortaya atan gazeteciyi mazur görebiliriz. Bizden özür dilemiş. Peki bu iddianın üstüne tüy diken genel başkanı ne yapacağız. İddia o kadar saçma ki. Konuyla ilgili açıklamayı arkadaşlarıma yaptırdım. Kılıçdaroğlu herkes konuşuyor Erdoğan neden konuşmuyor diyerek seviyeyi düşürdü. Meselenin dallanıp budaklanmasının üzerine çıkıp makamımı ortaya koydum. Ama o çıkıp hata ettim diyemedi" şeklinde konuştu.
"AK PARTİ SEÇİMDEN SEÇİME GÖZÜKEN BİR PARTİ OLMAMIŞTIR"
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Geçtiğimiz hafta grup toplantımızın ardından bakanlarımızla bir araya geldik. Çarşamba günü il başkanlarımızla 7. olağan kongre sürecimizi ve gündemdeki meseleleri istişare ettik. Perşembe günü tarım şurası nedeniyle çiftçilerimizle buluşup hasret giderdik. Bugüne kadar yaptıklarımızı anlattık, yeni müjdeler verdik. İzmir'de cuma günü dolu dolu bir gün geçirdik. Dün de Katar'da yüksek stratejik komite toplantısını geliştirdik. İkili ve heyetler arası görüşmelerimizin ardından askerlerimizle bir araya geldik. Çok sayıda toplantımız da oldu özellikle bölgesele ve uluslararası durumları değerlendirdik. Kongre çalışmaları tüm hızıyla sürüyor. Bu çalışma kademe kademe yayılarak devam ettiğine inanıyorum. AK Parti asla seçimden seçime milletin karşısına çıkan bir parti olmamıştır. Biz 365 gün, 24 saat bilfiil çalışan, milletimizle gönül gönüle yol yürüyen bir partiyiz. Milletimiz olaylar karşısındaki duruşumuzla bizi kendisinden bir parça gördüğü için hep yanımızdadır. Ülkemizin her bölümünde özellikle 81 vilayetinin tamamında milletimizle gönül bağı güçlü, kararlılığı yüksek dava bilincine sahip bir teşkilat yapısıyla yolumuza devam edeceğiz. Partimizde sadece görev değişikliği olur. bizim gündemimiz ülkemize ve milletimize daha iyi nasıl hizmet edeceğimizdir. Partimizi de bu amaca uygun olarak donatmaya çalışıyoruz. Ülkemizin 81 vilayetine yeni eserler kazandırmanın arayışı içindeyiz. Buna karşılık aldığı oy oranı olarak Türkiye'nin ikinci büyük partisinin gündemine baktığımızda başka şeyler görüyoruz.
"ŞİZOFRENİK VAKALAR"
Öncelikle 'Bu hanım haddini bildiriniz' diyerek bir sataşmada bulunuyorlar. Dün Katar'dan dönerken şizofrenik vakalarla caddeler durum bu ne olacak diye bir soru soruldu; şizofrenik vakalar sadece caddelerde değil, parlamentonun içinde de var. Önce bu vakaları parlamentodan temizlemek lazım. Bunun adımlarını atmak lazım. Bunlardan parlamentomuzu temizleyemezsek yazık olur. Bu temizliği yapmamız lazım. Burada da en önemli iş size düşüyor, köşelerinizde bunları yazmanız lazım. Başörtülü hanımlara had bildirmeye kalkanlar ortaya çıkmaya başladı. Onlar cezaevine gönderebilyor ama bunlar dokunulmazlık zırhına sığınarak bu ifadeleri kullanıyor. Dokunulmazlık olmazsa bu şizofrenik kişiler bu adımları atabilir mi? Gidecekleri yer bellidir, o da akıl hastanesidir.Beklerim ki bu hakareti yapan zat ben dokunulmazlığımdan vazgeçiyorum desin. Özürmüş mözürmüş bunlar geçiştirme. Yüreğin varsa dokunulmazlık hakkımı kaldırın, hukukta bu mücadeleyi verelim desin. Bunların eskiden gelme alışkanlıkları var ama bu alışkanlıkların artık parlamentoda yerinin olmaması gerekir.
"CHP'LİLERİN İÇ DALAŞMALARI..."
Varsınlar CHP'liler kendi iç dalaşmalarını kapalı kapılar arkasında gerçekleştirsinler. Yalan üzerine bu süreci inşa etmeye çalışıyorlar. Ama ne olur milletin yakasından artık düşsünler. Bir gün tek parti faşizmde, bir gün emperyalizmin sözcülüğüne savrulan bir partiden en köy olur ne kasaba. Nitekim. Milletimiz de bu gerçi gördüğü için CHP'yi belli bir oy oranının üzerine çıkarmıyor. Mahalli seçimlerde kazandıkları birkaç mesele bunların dengelerini iyice bozdu. Şimdi biz bu şartlarda Ankara'yı yönetemeyiz diyorlar. Ben buradasın Ankara'nın suyundaki kirliliği gideremem' diyorlar. Şu andan itibaren parayı yönetme sanatın ortaya koyman gerekir. Varsa bu kabiliyetin bu adımı atarsın. Krediyi bulmak senin işin. Aynı şey İstanbul için de geçerli. Biz de bu mesleği icra ettik. Görevlendirdiğimiz bu konuda başarılı arkadaşlarım var, şahsım adına bu mesleği ben de yaptım. CHP yönetiminden 2,5 milyar dolar borçla belediyeyi aldım, susuz İstanbul'u suya kavuşturduk. Atık su noktasındaki en zor dönemde her tarafı temizledik.
NE OLMUŞTU?
Sözcü yazarı Rahmi Turan, " Beştepe'de Erdoğan'la görüşen CHP'li" başlıklı yazısında, bir CHP'linin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gizli bir görüşme gerçekleştirdiğini iddia etti. Turan ayrıca Erdoğan'ın ismi gizli olan CHP'liye 'genel başkan olması gerektiğini söyledi' iddiasında da bulundu. Söz konusu iddiayı Cumhurbaşkanlığı kaynakları yalanladı. Turan ise bunun üzerine bahsi geçen ismin Muharrem İnce olduğunu söyledi ve haberin kaynağını Talat Atilla olarak gösterdi. Talat Atilla da haberi CHP'nin içinde bir isimden aldığını ve haberi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun teyit ettiğini söyledi.
YORUMLAR