Şentop, Marmara Üniversitesi'nin Sultanahmet Külliyesi'nde düzenlenen 2019-2020 akademik yılı açılış törenine katıldı.
Konuşmasında, Türkiye'nin genç nüfusa sahip bir ülke olduğunu, ilk ve orta öğretimde 18 milyonun üzerinde, üniversitelerde 7 milyon 750 bin öğrencinin bulunduğunu aktaran Şentop, bu nüfusun dünyadaki 143 ülkenin nüfusundan daha fazla olduğunu anlattı.
Üniversitelerdeki 7 milyon 750 bin öğrencinin 4 milyona yakınının örgün öğretimde yer aldığını ifade eden Şentop, Marmara Üniversitesi'nde 85 binin üzerinde öğrencinin eğitim gördüğünü, Türkiye'deki 170 bin öğretim üyesinin 3 bin 360'ının Marmara Üniversitesi'nde görev yaptığını söyledi.
Öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısı bakımından Marmara Üniversitesi'nin iki kat avantajlı olduğunu dile getiren Şentop, "Marmara Üniversitesi, Türkiye'nin en eski öğretim kurumlarından birisi. İstanbul'da fakülteleri itibariyle, fakültelerinin alanlarının kapsamı itibariyle en büyük üniversite. Sayıca en çok öğrenciye sahip üniversite." dedi.
Marmara Üniversitesi'nin en temel probleminin hem Türkiye'nin hem de dünyanın en dağınık üniversitelerinden birisi olması olduğunu ifade eden Şentop, bir çok fakültenin farklı mekanlarda öğretim yerlerinin bulunduğunu belirtti.
Maltepe'de üniversitede hastanenin yapıldığı yerle bütünleşen bir alanda büyük bir kampüs inşa edilmesi projesini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da yakından takip ettiğini anlatan Şentop, projenin iyi bir noktaya geldiğini, ekim ayı sonunda projenin temelinin atılacağını aktardı.
Böylece Marmara Üniversitesi'nin birimlerinin kapsamı ve öğrenci sayısının fazlalığı bakımından değil, İstanbul'un toplu olarak bütün birimlerini aynı külliye içinde barındıran bir üniversite olarak da diğer üniversitelerden ayrılacağını, müstesna bir yere sahip olacağını dile getiren Şentop, şunları kaydetti:
"Türkiye'de son 15 yıldan fazla bir zamandır eğitim ve öğretim alanında, özellikle fiziki alt yapı anlamında çok önemli gelişmeler kaydedildi. İlk olarak ortaöğretimden üniversite öğretimine kadar bir çok alanda eksiklerimiz vardı. Öğrencilerimizin yoğun olarak ilk ve ortaöğretimde sınıflarda yer aldığını biliyorduk. Öğretmen sayısında eksiklerimiz vardı. Son 15 yıl içinde bunlar büyük ölçüde giderildi. Mevcut derslik sayısına 460 bin civarında ilave yapıldı. 600 binden fazla yeni öğretmen göreve başladı. Fiziki mekanlar iyileştirildi, akıllı tahtalardan, ders kitaplarının ücretsiz dağıtılmasına kadar çok önemli imkanlar sağlandı."
Türkiye'de üniversite, öğrenci ve akademisyen sayısının artması bakımından önemli gelişmeler yaşandığını dile getiren Şentop, "Bu işin devlete düşen tarafı. Bu konuda her şey yapılmıştır demiyorum. Elbette yapılacak şeyler daha var. Türkiye büyüyen ve nüfusu artan bir ülke. Genç nüfusun ihtiyaçları farklılaşıyor. Çağımızın getirdiği bazı değişiklikler ihtiyaçların sayısını arttırıyor. Bu bakımdan hepsi bitti, her şey tamam demiyorum ama çok önemli gelişmeler kaydedildi." diye konuştu.
Fiziki imkanların içini doldurmak, ilk ve orta öğretimde müfredatı bu anlamda çağa ve Türkiye'nin ihtiyaçlarına, iddialarına uygun hale getirmek, üniversitelerde de aynı şekilde bu imkanlarla Türkiye'deki üniversiteleri Avrupa ve dünyadaki üniversitelerle yarışır hale getirmek gerektiğini vurgulayan Şentop, "Bunlar da akademisyenlerimize, üniversite yönetimlerimize ve öğrencilerimize düşen görevler." dedi.
Öğrencilerin eğitime başladıkları tarihten, mezun oldukları tarihe kadar okudukları derslerde öğrendikleri bilgilerin önemli bir kısmının değiştiğini, gereksiz hale geldiğini ifade eden Şentop, "Hızlı bir çağda yaşıyoruz. Bu bakımdan gelişmeleri çok yakından takip edebilmek, bunların üretimine katkılar sunabilmek, ülkemiz ve bilim dünyası için fayda üretebilmek çok önemli hale geldi." değerlendirmesinde bulundu.
Bu gelişmeler devam ederken, diğer taraftan özellikle siyasi anlamda, uluslararası siyaset, hukuk ve ekonomik alanında dünyanın önemli bir kavşak noktasında olduğuna dikkati çeken Şentop, "Bugün etrafımızda, sınırlarımızda, komşumuz olan ülkelerden başlayarak ölçeği büyüttüğümüzde bulunduğumuz bölgede, Kuzey Afrika'da, Ortadoğu'da, Asya'da, Avrupa'da, dünyanın her yerinde çok önemli gelişmelere gebe bir tablo ile karşı karşıyayız. Bundan 100 yıl öncesindeki tablonun bir benzerini insanlık tekrar 21. yüzyılın başında yaşıyor." dedi.
"TÜRKİYE 100 YIL ÖNCESİNE GÖRE GÜÇLÜ VE İDDİALI"
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, tarihin akışının hızlandığı dönemlerden geçildiğini, bugün yaşanılan günlerin, haftaların, ayların ve yılların en uzun olduğunu belirterek, dünyanın yeniden şekilleneceği bir dönemin başlangıcında olunduğunu kaydetti.
Belki çeyrek asır belki de 50 yıllık bir zaman zarfında dünyada ekonomik ve siyasi sistemlerin büyük ölçüde değişeceğini, sınırların da birçok yerde farklılaşacağını ve yeni devletlerin ortaya çıkacağını dile getiren Şentop, Türkiye'nin 100 yıl öncesine göre birçok bakımdan çok daha güçlü ve iddialı olduğunu kaydetti.
Şentop, 13 milyonluk nüfusun bugün 82 milyonu geçtiğini ifade ederek, göç olayının da sadece insanların bir yerden bir yere taşınması, barınma ve ihtiyacın karşılanması değil terör dahil olmak üzere birçok konuyu gündeme getirdiğini söyledi.
Gelecek yıllarda göç konusunun artık içinden çıkılmaz hale geleceği bir noktaya ulaşacağını vurgulayan Şentop, 50 yıllık süreçle ilgili yapılan nüfus projeksiyonuna göre Avrupa'da yaşayan dünya nüfusu oranının yüzde 10'dan yüzde 5'lere düşeceğini, Afrika'nın yüzde 45'lerin üzerine çıkacağını, Asya'nın da sabit kalacağını anlattı.
Şentop, dünya böyle giderse, insanların kendi coğrafyalarında asayiş, barış ve huzur ortamında yaşayamazsa, asgari insani, ekonomik ve sosyal şartlar içerisinde yaşanılamazsa, Avrupa'da oluşan bu nüfus açığının bir vakum meydana getireceğini, çekim alanı oluşturacağını, başta Afrika olmak üzere dünyanın başka bölgelerinde artan nüfusun güçlü bir göç dalgasını da ortaya çıkartacağını kaydetti.
Ekonominin de günümüz dünyasında çok önemli olduğunu vurgulayan Şentop, "Türkiye şu anda dünyanın 17'inci büyük ekonomisi. 2023 hedefimiz ilk 10 arasına Türkiye'yi sokmak. Bunun için bir gayret gösteriyoruz. Bu hepimizin ortak gayreti, bunu artırmamız da gerekiyor." şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE'NİN, AKADEMİMİZİN, ÜNİVERSİTEMİZİN ÜRETİMLERİNE İHTİYACI VAR"
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Türkiye'nin geleceğe yönelik önünün açıldığı, fırsatların ortaya çıktığı bir dönem yaşadığını belirterek, şöyle devam etti:
"Yeni bir dünya kurulacak. Bu dönüm noktası, kavşak dediğimiz şey aslında eski dünyanın sona erdiği bir noktayı ifade ediyor. Siyaset, hukuk, ekonomi alanında yeni bir dünya düzenini kurulacak. Bu yeni dünya düzeninin önemli bir küresel aktörü olma potansiyeli Türkiye'de mevcut. Gerçekten Türkiye'nin yıldızının parladığı anlardan birisinin içindeyiz. Böyle bir çağda Türkiye'nin, akademimizin, üniversitemizin üretimlerine ihtiyacı var. Teknik alanında, pozitif alanda ve sosyal bilimler alanında ihtiyacı var. Sadece Batı'da üretilen bilimi burada çoğaltan ve tekrar eder bir çalışma içerisinde olmamalıyız. Sadece bununla yetinmemeliyiz. Türkiye'nin dünyaya bilim alanında da sunabileceği orijinal perspektifler, yeni paradigmalar vardır. Çalışmalarımızı biraz daha gelecek tasavvurları içerisinde geliştirme ve çoğaltmak mecburiyetindeyiz."
YORUMLAR