Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynakları ve teknolojileri alanında eğitim vermek, uygulama ve araştırma projeleri gerçekleştirmek amacıyla kurulan ilk ve tek enstitü olan Ege Üniversitesi Güneş Enerjisi Enstitüsü, yürüttüğü uluslararası ve ulusal projeler ile ülkemize önemli hizmetler veriyor.
Yenilenebilir enerji; doğal kaynaklardan elde edilen ve sürdürülebilirliği olan enerjiler olarak da tanımlanıyor. Güneş, rüzgar, biyokütle, jeotermal, hidrolik, hidrojen ve dalga enerjileri yenilenebilir enerji kaynakları olarak sıralanıyor. Ege Üniversitesi Güneş Enerjisi Enstitüsü bünyesinde hayata geçirilen Biyokütle Enerji Sistemleri ve Teknolojileri Merkezi (BESTMER), biyokütle enerji dönüşüm yöntemlerinin tümünü kapsayan akredite laboratuvarlara sahip, coğrafi bilgi sistemi ile desteklenen danışmanlık birimlerini içeren, test-analiz, AR-GE ve eğitim hizmetlerinin bütünsel olarak sunulduğu bir merkez olarak, İzmir özelinde tüm Türkiye’ye hizmet veriyor.
“HALKI BİLİNÇLENDİRİYORUZ”
Biyokütle Enerji Sistemleri ve Teknolojileri Merkezi’nde üniversite-sanayi işbirliğine yönelik çalışmaların yürütüldüğünü ifade eden Ege Üniversitesi Güneş Enerjisi Enstitüsü Müdür Vekili, Biyokütle Enerji Sistemleri ve Teknolojileri Merkezi (BESTMER) Proje Yöneticisi Prof. Dr. Günnur Koçar, “Bu çalışmalar test ve analiz hizmetlerinin yanı sıra, ortaklaşa yürütülecek AR-GE projeleriyle desteklenecek, oluşturulacak birimlerle kalifiye eleman yetiştirilmesi yoluyla uygulamaya aktarımın sağlıklı bir şekilde yürütülmesi sağlanacaktır. Merkezin diğer bir amacı, halkın biyokütle enerjisi ve diğer yenilenebilir enerji kaynakları konusunda bilinçlendirilmesidir. Biyokütle kaynaklarına en fazla sahip olan kırsal kesime yönelik programlar, bütünsellikten kopmadan, yerel idareler, kamu kurum ve kuruluşları ve sivil toplum örgütleri ile işbirliği içerisinde tasarlanacak ve uygulamaya aktarılacaktır. Yapılacak çalışmalarda, kurulacak olan Coğrafi Bilgi Sisteminden yararlanılacaktır. Diğer bir hedef kitle, evsel ve endüstriyel organik atıkların yoğun olduğu belediyelerdir. Buralarda oluşan atıkların da envanteri çıkarılacak, bu atıkların enerjiye ve değere dönüştürülmesine yönelik çalışmalar, işbirliği içerisinde yürütülecektir. Biyokütle enerjisiyle ilgili çalışan veya bu sektörde yer alma kabiliyetine sahip yerel firmalar, dünyadaki gelişimlerle ilgili sürekli olarak bilgilendirilecek ve AR-GE çalışmalarında yönlendirilecektir. Üretici ve uygulayıcı firmalara, ihtiyaç duydukları bilgi ve test-analiz hizmetleri verilecek, merkezde bir araya gelmelerinden kaynaklanan dışsal faydalardan maksimum düzeyde yararlanmaları sağlanacaktır. Son kullanıcılar, kurdurmak istedikleri sistemlerle ilgili danışmanlık hizmetini merkezden alabileceklerdir. Kurulu sistemlerin izlenmesi, verimlilik analizlerinin yapılması, proses sonrası oluşabilecek atıkların incelenmesi merkez tarafından verilecek hizmetler arasındadır. Bu amaçla, gezici bir laboratuvar oluşturulacak, sistemler yerinde incelenebilecektir” dedi.
“BESTMER PROJESİ’NDE 37 KURUM-KURULUŞ YER ALIYOR”
Prof. Dr. Koçar, “Yenilikçi ve çarpan etkisi yüksek olan bu proje kapsamında oluşturulacak biyokütle enerji teknolojileri konusundaki tek durak olan merkezde Test ve Analiz Hizmetleri, Üniversite – Sanayi İşbirliği İçinde Ar-Ge Çalışmaları, Bakanlık Yönetiminde Yasal Düzenleme Çalışmaları, Danışmanlık Hizmetleri, Mesleki Eğitim Ve Kalifiye Personel Yetiştirilmesi, Coğrafi Bilgi Sistemi İle Biyokütle Potansiyeli Belirleme ve Veri Tabanı Oluşturarak Sektörün Kullanımına Sunulması gibi faaliyetler gerçekleştirilecektir. BESTMER Projesinde bakanlıklar, kamu kurum ve kuruşları, yerel yönetimler, sivil toplum örgütleri ve özel sektör temsilcilerinin bulunduğu 37 kurum kuruluş yer almaktadır. Biyokütle enerjisi ile ilgili 335 adet test-analiz, 16 adet fizibilite çalışması ve farklı illerde 6 adet biyogaz sistemi kurulumu da gerçekleştirilmiştir. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi ve Elazığ’da bulunan Fırat Üniversitesi’nde kullanılmak üzere çeşitli büyüklüklerde biyogaz sistemleri tasarlanmış, eğitimleri verilmiş ve hayata geçirilmiştir. Ayrıca biri Çorlu, diğeri ise Diyarbakır’da olmak üzere 2 ayrı biyogaz sistem kurulumu da devam etmektedir” diye konuştu.
YORUMLAR