Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yüzde 85'e yaklaşan katılım oranı ile son derece güçlü bir şekilde seçimlerin gerçekleştirildiğine işaret eden Çelik, yerli ve yabancı, seçimleri izleyen herkesin yüksek katılım oranı karşısında takdirlerini sunduğu bir demokrasinin olduğunu söyledi.
Çelik, yabancı ülkelerden gözlemci olarak gelen temsilcilerin hepsinin katılım oranını, Türk demokrasisinin gücünü göstermesi bakımından gıptayla karşıladığını aktardı.
Bazı ülkelerde seçimlerde katılım oranıyla ilgili tartışmalar yaşandığını anlatan Çelik, "Bu katılım oranının yüksekliği bile tek başına demokrasimizin gücünü, aziz milletimizin ve sevgili vatandaşlarımızın demokrasiye bağlılığını gösteren, Türkiye'nin en büyük gücünü ve kuvvetini teşkil eden bir husus, başlı başına bir değer. Bu demokrasiyi elde etmek için, bu demokrasiyi kurumsallaştırmak için ve güçlendirmek için büyük bedeller ödemiş bir milletiz." diye konuştu.
Çelik, Türkiye'nin sağlıklı seçimler yapan bir ülke ve seçim konusundaki deneyiminin çok yüksek olduğunu vurgulayarak, "Aynı zamanda da bu seçim sonuçlarını şeffaf bir şekilde ortaya çıkarabilen bir ülke. Bununla ilgili kuvvetli mekanizmaları var, deneyimi var, birikimi var ve YSK gibi herkesin saygı duyduğu yurt dışında da saygınlığı olan yurt içinde de vatandaşlarımızın güvenini kazanan kurumu var." değerlendirmesinde bulundu.
Milletin takdirinin demokrasiye inanan siyasetçiler için her şeyin üzerinde olduğunu vurgulayan Çelik, "AK Parti Genel Merkezi bu demokrasi mücadelesiyle varlık ve vücut bulmuş, anlamını ve siyasal işlevini bu şekilde kazanmış bir siyasal mücadelenin sembolüdür." şeklinde konuştu.
Çelik, seçimlerde geçersiz oylarla ilgili Yüksek Seçim Kuruluna başvurulabileceğini anımsatarak, şöyle devam etti:
"YSK'ye başvurarak hukuki sürecin bu şekilde ilerletilmesi herkesin başvurduğu gayet meşru bir müessese. Ankara ve İstanbul açısından sandık sonuç tutanakları ile sayım-döküm çizelgesi arasındaki uyumsuzluk bizim açımızdan net bir şekilde gözüküyor. Sayım döküm çizelgelerindeki veriler ile sandık sonuç tutanağına aktarılması sürecindeki bu uyumsuzluğu gidermek üzere bu itirazların yapılmasından daha doğal bir şey yoktur.
Sonuçlara yapılan itirazlar, vatandaşın attığı her bir oyun yerini bulması açısından son derece önemlidir. Derdimiz hiçbir oyun feda olmamasıdır, atılmış oyla ilgili olarak hakkın ve adaletin yerini bulmasıdır. Çünkü sandık demokratik siyasetin siyasal namusudur. Bu namusu korumak hepimizin görevidir. Esasında son derece olağan bir süreç geçirilirken sürekli olarak stresi yükselten birtakım açıklamalar yapılması ve bugün akşam saatlerinden itibaren de yurt dışındaki bazı şebeklerin Türkiye'deki bu süreçle ilgili olarak provokatif açıklamalar yapması karşısında bu hassasiyetlerimizin altını bir kere daha çizmek isterim."
"Sonuçları doğru okumak hepimizin vazifesidir"
Çelik, "Bu sonuçları doğru okumak hepimizin vazifesidir. Bu noktada yalan haberler konusundaki duyarlılığımızın altını çiziyorum. YSK'de yürüyen son derece olağan, bütün siyasi partilerin hep beraber gözlemlediği bu süreçle ilgili olarak sanki birtakım manipülasyonlar yapılıyormuş, birtakım örtbas etme faaliyetlerine giriliyormuş gibisinden, sosyal medya başta olmak üzere yapılan bu provokasyonlar ve incitici açıklamalar ile vatandaşlarımızı tahrik etmeye dönük bu açıklamalar karşısında bir kere daha hassasiyetimizin altınızı çiziyoruz." ifadelerini kullandı.
"Oy siyasal namustur"
AK Parti broşürü dağıtırken kendisine tepki gösteren kişiye karşı takındığı tavırla dikkati çeken Yusuf Özoğul'u hatırlatan Çelik, şunları kaydetti:
"Biz demokrasimize kıymet verdiğimiz için, Türkiye'nin bu büyük gücüne ve kuvvetine kıymet verdiğimiz için bir kere daha diyoruz ki 'İyi ki varsın Yusuf'... Biz o Yusufların her birinin tek tek, kapı kapı gezerek olgunlukla sandığa götürmeye çalıştığı tek bir oyun bile heba edilmesini istemiyoruz, bizim açımızdan böyledir. Diğer partiler de tabii ki kendi oylarına sahip çıkacaktır. Oylara sahip çıkma sürecini birtakım provokasyonlara kurban etmek isteyenlere karşı net bir duruşumuz vardır. Biz nasıl olur ki AK Parti Genel Merkezi olarak o Yusufların yaptığı çalışmadaki sandığa gitmiş oyların net bir şekilde biz burada hata görüyorsak, birtakım kaydırmalar görüyorsak, itiraz edilmesi gereken süreçler görüyorsak ve bu hukuki bir haksa ki haktır, seçim sürecinin bir parçasıysa ki parçasıdır ve şimdiye kadar her seçimden sonra hemen hemen her siyasi partinin başvurduğu bir müessese ise ki öyledir buna niye başvurmayalım? Gayet doğal bir şey. Asıl bir müessese çalışıyor diye erkenden sonuç ilan etmiş olanların bir panik içerisinde 'aman bu müessese çalışmasın' gibi bir yaklaşımla olaya yaklaşmalarında bir anormallik görüyoruz. Biz Yusuf'un ve benzerlerinin yaptığı faaliyetler sonucunda sandığa giden her oyun takipçisiyiz. Herkes oyuna sahip çıksın. Herkes oyun hakkını versin, oy siyasal namustur. Tek bir oy gelecekle ilgili alacağımız talimatların niteliğini, niceliğini değiştirebilir. Dolayısıyla bu pusulayı bizim net bir şekilde görmemiz için bu oylara sahip çıkmamızdan daha doğal bir şey yoktur."
Seçime yönelik çalışma yürütenlerin emeğinin boşa gitmesine göz yummayacaklarını söyleyen Çelik, "Meşru bir süreç gidiyor. Sürece herkes saygı duymalıdır, süreç sağlıklı işlemelidir, şeffaf işlemelidir. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) deneyimiyle, kapasitesiyle hukuk içerisinde süreci işletecektir. Sonuç ne olursa olsun, milletimizin talimatıdır deyip başımızın üstünde bir emanet gibi taşıyacağız ve saygı duyacağız buna, bu herkes için geçerlidir." diye konuştu.
Ömer Çelik, AK Parti'nin 15. kez seçimden zaferle çıktığına işaret ederek, milletin bu seçimde de Türkiye'nin en güçlü partisi olma unvanını partilerine verdiğini belirtti. Çelik, "Bizim hak edilmeyen bir zafer peşinde koşmamız mümkün değildir. Hak edilmeyen bir zafer arayışı bizim kapımızdan içeri girmez." ifadesini kullandı.
Cumhur İttifakı'nın da seçimde birinci olduğunu belirten Çelik, "Hak edilmiş zafer meselesi başkalarının kendilerine yakıştıracağı bir etiket olabilir." değerlendirmesini yaptı.
AK Parti Sözcüsü Çelik, süreci sağduyulu şekilde yürüteceklerini belirterek, milli iradenin üstünde güç tanımadıklarına dikkati çekti.
Ankara ve İstanbul'da yürütülen çalışmanın, hukuki ve seçimler sonrasında bütün siyasi partilerin başvurduğu bir müessesenin tekrar işletilmesi olduğunu vurgulayan Çelik, sükunetle ve saygıyla sonucun beklenmesi gerektiğini bildirdi.
Ömer Çelik, bazı siyasilerin vatandaşları inciten, tahrik eden ve tüm süreci sabote etmeye çalışan ifadelerini gördüklerini kaydederek, "Bu milletin demokratik bilinci ve bu millette tecessüm etmiş olan demokratik olgunluk, bu süreci de gayet doğal ve saygın bir süreç olarak atlatmamızı ve sonuca da hep beraber saygı duymamızı getirecektir." dedi.
Kendi siyasi tarihlerini aynı zamanda demokratik mücadele ve seçimler tarihi olarak okuduklarını dile getiren Çelik, "Arzu ettiğimiz gibi çıksa da çıkmasa da sonuca aynı şekilde saygı gösterilmesi konusunda en yüksek hassasiyetimizi her zaman ifade ettik." şeklinde konuştu.
"Süreç YSK'nın uhdesinde yürümektedir"
Çelik, sürecin tek başına kendileri tarafından yürütüldüğü gibi yorumların yapıldığına dikkati çekerek, sürecin YSK'nın uhdesinde yürüdüğünü, tüm siyasi partilerin gözlemci olduğunu anlattı.
"İtirazlarımızı biz yapıyoruz, diğerlerinin de itiraz yapacağı yerler olacaktır." diyen Çelik, bazı haberlerde itiraz sürecinin dışında tüm oyların yeniden sayılacağı gibi birtakım yorumların bulunduğunu ancak itiraz mekanizmasının önceki mekanizmanın aynısı olarak işlediğini, yeni bir durumun olmadığını aktardı.
Ömer Çelik, sorumlunun AK Parti Genel Merkezi olduğu gibi bazı yaklaşımların da ortaya çıktığını ifade ederek, "Çok sayıda spekülatif habere itibar edilmemesi gerekiyor. Herhangi bir haber duyulduğunda bununla ilgili infial oluşturacak bir duygu durumu ortaya çıktığında lütfen bu haberler iyi test edilsin, sonuçlarına iyi bakılsın. Bu süreçten de gayet sağlıklı bir şekilde çıkacağız." diye konuştu.
"Hiçbir provokasyona mahal vermeyeceğiz"
Her zaman olduğu gibi seçimlerin sonunda kazanan ve kaybeden partilerin olduğunu anımsatan Çelik, "Kaybedenler olur, ikinci, üçüncü, dördüncü sıraya düşenler olur ama kaybeden tek bir vatandaşımız yoktur. Bütün vatandaşlarımız her seçimin sonunda kazanırlar, bu anlayışla faaliyetlerimizi yürütürüz." değerlendirmesinde bulundu.
Ömer Çelik, itirazların sonuçlanmasının ardından çıkan sonuca net bir şekilde saygı göstereceklerini dile getirerek, "Hiçbir provokasyona mahal vermeyeceğiz. Yurt dışı kaynaklı birtakım şer şebekelerinin ortaya koymaya çalıştığı yaklaşımlara ve bunları içeriye tercüme eden birtakım yaklaşımlara kesinlikle yüz vermeyeceğiz. Aynı demokratik olgunlukla, yüzde 85 oranındaki bir katılımı ortaya koymuş bu demokratik olgunlukla bu süreci de tamamlayacağız. Kazanan yine Türkiye Cumhuriyeti olacaktır, milletimiz olacaktır ve demokrasimiz olacaktır."
YORUMLAR