Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Denizli Büyükşehir Belediyesi
tarafından Pamukkale ilçesi İncilipınar Mahallesi'nde yaptırılan İncilipınar
Kapalı Yüzme Havuzu ve Spor Kompleksinin açılış töreninde, konuştu.
Zeybekci, "Biz netiz, ne diyorsak o. İçimizde ne varsa
dışımızda da o. 15 Temmuz'da bu ülkeye ihanet edenlere, bu millet bir cevap
verdi. Bu millet onlara haddini öyle bir bildirdi ki bir daha akıllarından
geçemeyecek. Duracaklar mı? Durmayacaklar biliyoruz. Denemeye devam edecekler,
kılık değiştirecekler, şekil değiştirecekler, yöntem değiştirecekler, her
alanda saldırmaya devam edecekler." diye konuştu.
Bakan Zeybekci, Olağanüstü Hal (OHAL) çerçevesinde
çıkartılan son Kanun Hükmündeki Kararname'ye (KHK) yönelik eleştirilere işaret
ederek şöyle devam etti:
Neymiş 15 Temmuz'da da hukuk çiğnenmiş. 15 Temmuz'da
anayasayı devirmeye, ülkeyi, hükümeti devirmeye gelen, meclisi işgal etmeye
gelen, bu milleti bölmeye, parçalamaya, bu ülkeyi işgal etmeye
gelenlere... İşte bu millet... Ne
diyeyim ben sana. Allah seni bildiği gibi etsin, diyorum da... Sen o
pisliklerin içerisinde yuvarlanıp gideceksin. Orada kendi layığını bulacaksın.
'Köprüde de katledilen, linç edilen askerler varmış bunun hesabı sorulmayacak
mıymış?" Ülke elden gidiyordu, vatan elden gidiyordu, bayrak elden
gidiyordu, ülke bölünüyordu, parçalanıyordu, bu milletin evlatları
katlediliyordu. Hiçbir zaman için bu millet vicdansızlık da yapmaz ve
yapmamıştır.
"BİZİ CANLI ALAMAYACAKLARDI"
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki hain darbe girişimi sırasında
TBMM'ye girerken üzerine yağmur gibi kurşun yağdırıldığını hatırlatan Bakan
Zeybekci, şunları kaydetti:
Biz canımızı tezgaha koyup da çığırtkanlık edenlerden
değiliz. Hiçbir yerde de konuşmadık bunları. Sonra görüntüleri çıktı işte,
televizyonlarda yer aldı. Meclise o bombalar yağarken oradaydık. Yanımda bir
bakan kardeşimiz vardı ona ve arkadaşlarıma dedim ki 'canlı teslim olmayacağım.
Bu hainler buraya girerse, meclis salonuna girerlerse beni canlı almayacaklar'
dedim. Ve o gün hazırlıklı da gitmiştik. Yanımızda ruhsatlı silahımız da vardı
üç tane de şarjör ile beraber. Bunları konuşmayacaktım ama ilk defa
konuşuyorum, bilmesi lazım bu milletin. Bekliyordum orada arkadaşımız sığınağa
giderken bizim Bursa milletvekilimiz vardır engelli kardeşimiz. Tekerlekli
sandalyesi ile arkadan merdivenden çıkarken 'Abi sen gelmiyor musun?' Ben dedim
burada bekleyeceğim bunları. Bizi canlı almayacaklardı ama bizi alana kadar da
onlardan bunun hesabını soracaktım.
Peki soruyorum şimdi onlar bizi katledene kadar, onlardan birkaç tanesini geberttiğimde benim çoluğumdan çocuğumdan bunun hesabına mı soracaktı, arkadan gelenlerden bunun hesabını mı soracaklardı? Hiç kimse kusura bakmasın. Her kim ki bu milletin bayrağına, bu milletin birliğine beraberliğine, bu milletin vatanına, bu milletin devletine, bu milletin namusuna, ırzına, onuruna gururuna, milletvekiline, Meclisine saldırdığında bunun sonuçlarını, bunun gereğini bu millet yapar ve yapmaya devam edecektir.
YORUMLAR